Çocuklarda Halsizlik

Çocuklarda Halsizlik :

Kış mevsimi boyunca çocuklarda en sık görülen enfeksiyonlar solunum yolu enfeksiyonlarıdır.Solunum yolumuz burnumuzun ucundan bronşlarımızın en son noktası olan “alveol” dediğimiz kanımızın oksijenlenmesini sağlayan yere kadar olan hava sütunudur.

Nasıl derimiz vücudumuzun dış yüzeyini kaplamışsa bu hava yolunun her yerini bir hücre tabakası ile kaplanmıştır. Bu hücreler sürekli salgı yaparak hava yolunu nemli tutar, hücrelerin üzerlerindeki titrek tüylerde buraya gelen yabancı maddeleri dışarı atar. Ayrıca salgıladıkları sıvının içinde bir çok antikor, akyuvar vb vardır ve solunum yolunu enfeksiyonlara karşı korur.

Solunum yolunun sahip olduğu bölgeye göre enfeksiyonları farklılık gösterir. Örneğin “üst solunum yolu” denilen yer gırtlağımızın (larinks) üstünü ifade eder. Bu nedenle “üst solunum yolu enfeksiyonu” denilince nezle, grip, bademcik iltihabı (tonsillit), sinüzit, kulak iltihabı (otit), krup (larenjit) anlaşılır.

“Alt solunum yolu” ise gırtlağımızın altıdır. Bu nedenle “alt solunum yolu enfeksiyonu” denilince özellikle zatürree (pnömoni), bronşit vb anlaşılır. Bu enfeksiyonlar sırasıyla şu özelliklere sahiptir:

En Sık Çocuk Üst Solunum Yolu Enfeksiyonu: Nezle ve Grip

Çocuklarda en sık görülen enfeksiyondur. Ayrıca çocukların en sık doktora başvurma nedenidir. Nezleyi sayısı 200 ün üstünde olan üst solunum yolu virüsleri yapar. Gripi ise “influenza” denilen virüsler yapar.

Nezle etkeni virüs çocuğa anne babadan, okuldan yada çocuğun bulunduğu kalabalık ortam (kreş, anaokulu…) bulaşır. Hele kreş ve anaokuluna giden çocuklar için nezle riski 4-10 kat fazladır. Ayrıca kalabalık alışveriş merkezleri, çocuk oyun alanları, kalabalık misafirlikler de bulaşma için uygun yerlerdir. Bulaşma ya hasta kişinin tükrüğünün el yada eşyalarla çocuğa geçmesi yada öksürük ve aksırıkla etrafa dağılan virüslerin çocuğa ulaşması ile olur. Hastanelerde de nezle etkeni virüs bulaşabilir.

Ancak hastanelerde bu tür bulaşmayı engellemek için hasta olan çocuk sağlık personeli tarafından ellenince bir başka çocuğa geçmeden önce el temizliği yapılır, ortak kullanılan sağlık malzemeleri (buhar cihazları, nebulizörler..) için hastaya özel setler kullanılır, özel girişim birimlerinde (serum takma, biyopsi alma, ameliyathane..) dezenfeksiyon yapılır.

Virüs çocuğa bulaşınca önce bir miktar halsizlik, huzursuzluk, iştah kaybı ve burun akıntısı arkasından ciddi burun tıkanıklığı, ateş yüksekliği ve öksürük gelişir. Hatta kusma, bulantı, ciddi beslenme reddi olabilir. Burun akıntısı, tıkanıklığı ve buna bağlı geniz akıntısı ile gelişen öksürük gece uykuya dalmayı engeller. Uyuyamayan çocuk daha da huzursuz ve bitkin olur.

Bu çocuklar için yapılacak en doğru tedavi ve izlem yaklaşımı mümkünse aşağıda bahsedilecek olan komplikasyonlar açısından hemen bir doktora başvurmaktır. En iyi tedavi ise bol miktarda sıvı vermek (varsa anne sütü, su, süt, mama, meyva suyu, çorba….), burunlarını yıkamak ve açıcı burun damlası kullanmak ve doktor kontrolünde yaşına uygun nezle ilacı almaktır. Eğer burun tıkanıklığının belirgin olduğu dönemde bir kulak ağrısı gelişmişse yada bebek çok huzursuz ise çocukta orta kulak iltihabı (otit) gelişmiş olabilir.

Çünki orta kulaktan buruna bir boru (öztaki borusu) gelir. Eğer bu boru tıkanırsa orada iltihap olur. Hemen doktora başvurulmalıdır. Yapılacak olan en önemli yanlış ateşi var ve boğazı kızarık diye hemen antibiyotik başlamak veya ateşini düşürmek için soğuk suya sokmak veya kusuyor diye beslenmesini kesmektir.

Bulgular eğer gerekli destek tedavi verilmişse 3-7 günde geçer. Ancak 7-10 günden fazla süren öksürük ve burun tıkanıklığı varsa sinüzit gelişmiş olabilir. Ayrıca bu nezle bulguları devam ederken çocuğun göğsünden bir hırıltı geliyorsa veya kedi mırıltısı gibi bir ses duyulmuşsa bronşit gelişmiş yada çocuk astımlı olup atak geçiriyor olabilir.

Nezle astımı en çok alevlendiren hastalıktır. Hatta anneler şöyle ifade eder: “benim çocuğumun nezle grip oluyor ve bronşlarına iniyor”. Eğer böyle bir durum tekrarlamalar gösteriyorsa mutlaka astım düşünülmeli ve bir çocuk alerji uzmanına başvurulmalıdır. Astımlı çocuklar bu şeklide defalarca bronşit teşhisi alarak yanlış bir şekilde sürekli antibiyotik ve öksürük şurupları ile tedavi edilmektedir. Bu hastalarda sık antibiyotik kullanımı yanlıştır ve hastalığın daha da kötü olmasına neden olur.

Gripi ise sadece bir virüs (influenza) yapar. Yine yukarıda belirtilen nezle bulguları vardır. Ama aynı zamanda çocukta çok belirgin halsizlik, bitkinlik, kas ağrıları, eklem ağrıları ve daha sık ve şiddetli öksürük vardır. Bu çocuklarda daha sık ve kolay bir şekilde zatürree gelişebilir.

Astım varsa alevlenebilir. Astım dışında kronik bir akciğer hastalığı (obliteratif bronşiolit, kistik fibrozis…) varsa bu hastalığın daha da kötüleşmesine neden olur. Aynı zamanda kalp, böbrek, şeker vs hastalığı olan çocuklarda hem daha ağır seyrede hem de hastalıklarını kötüleştirir. Hatta ölümlere neden olabilir.

Bu nedenle her eylül-ekim ayında grip aşısı bu hastalıklar açısından riskli olan çocuklara yapılmalıdır. Ancak bu aşının normal sağlıklı çocuklara yapılmasının bir gereği yoktur. Ayrıca bu aşı nezleye karşı koruyucu değildir. Sadece bu virüse karşı koruyucudur ve yapılınca çocuğun nezle geçirmemesi beklenmemelidir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp