Sağlıklı bir Yaşam Biçimi Edinin

Sağlıklı bir Yaşam Biçimi Edinin :

Diyabetin tedavisi olmadığından, hayat tarzınızda, hastali-ğınızla barışık bir biçimde yaşamanızı ve hastalığın uzun dönemde yol açacağı komplikasyonlardan korunmanızı sağlayacak değişiklikler yapmanız büyük önem taşır. Size, uzun ve sağlıklı bir yaşam sürebilmeniz için birkaç tavsiyede bulunmak istiyorum:

• Yemeklerinizi planlayın. Diyabete karşı önlernin ilk adı-mını beslenme biçiminizle atacağınızı unutmayın. Yemeklerinizi düzenli vakitlerde yemeniz, kan şekeri seviyenizi sabit tutmanıza yardımcı olacaktır. Öğün atlamanız kan şekeri seviyenizin fazla düşmesine (hipoglisemi) neden olabilir, öte yandan fazla yerseniz de kan şekeri seviyeniz fazla yükselir (hiperglisemi).

• "Görünmez insülin" adı verilen spor faaliyetleri, kan şekerinizi kontrol altında tutmanıza yardımcı olur ve insülin ihtiyacınızı azaltır. Sağlığınız müsaitse, ne kadar çok spor yaparsanız o kadar az insüline ihtiyaç duyar ve diyabetinizi o kadar kontrol altında tutarsınız. Spor, diyabetliler için hayatı önem taşıyan bazı alanlarda fayda sağlar. Diyabetliler, kalp hastalıklarına karşı son derece hassastırlar. Ayrıca spor, kandaki glikoz miktarını da düşürür. Ve özellikle tip 2 diyabetliler için faydalıdır,

Spor yaparak, hücrelerinizdeki insülin algılayıcılarının sayı-sını artırmakla kalmaz, bu algılayıcıların duyarlılıklarını da artı rırsı nız. Yale Üniversitesi Tıp Merkezi'nde yapılan bir çalış-mada, altı hafta süren, haftada bir günlük spor programını takiben, insülin algılayıcılarının sayısında %50, insülin duyarldı-ğiı1da da %30 oranında iyileşme tespit edilmiştir. Herhangi bir spor programını uygulamaya başlamadan önce muhakkak doktorunuza danışın. çoğu kişinin insülin ihtiyacı, spor yapınca değişecektir.

• Obezite, kesinlikle insülin duyarlılığının azalmasıyla ilgilidir. Vücuttaki yağ oranı, insülin algılayıcıları üzerinde doğrudan etki yapar. çoğu kişi, birkaç kilo kaybederek, tip 2 diyabeti kontrol altına alabilirler. ideal kilonuz, Beden Kütle Endeksi'nizin 20 ile 25 arasında olmasıdır. Beden Kütle Endeksi'niz 26'dan yüksekse, kalp hastalıkları ve diyabet gibi kilo bağlantılı hastalıklara yakalanma oranınız artar. Bu risk, Beden Kütle Endeksi'niz 30'un üzerindeyse, iyice yukarılara fırlar.

• Beden Kütle Endeksi, ağırlığın, ağırlıkla boyun çarpımına bölünmesiyle bulunur.Uygun kiloda olup-olmadığınızı anlamak için bir diğer yol da bel çevrenizi ölçmektir. Bel çevreleri ı00 santim in üzerinde olan erkekler ve 90 santimin üzerinde olan kadınlar, özellikle Beden Kütle Endeksleri de 25 ile 35 arasındaysa, büyük bir diyabet riski taşırlar.

• Diyabetinizi kontrol altında tutmak için kan şekeri seviyenizi düzenli olarak gözlemleyin. çoğu eczanede satılan test çıkartması ya da glikoz ölçerle bunu kolayca yapabilirsiniz.

• Ayaklarınıza ve cildinize iyi bakın. Özellikle de ayakları-nıza.

• Herhangi bir tütün ürünü kullanmayın. Diyabet hastaları kalp ve damar hastalıklarına karşı çok hassastırlar. Tütün ve tütün ürünleri içmenin bu sorunları iyice kötü bir hale getirdi-ği bilinen bir gerçektir. Tütün, ayak ve bacaklardaki ince damarları da, kalp damarlarını da tıkar. Bu da kan dolaşımını engeller ve dokuların iyileşmesini geciktirir.

• Diyabet hastaları ayak ve bacak ülserlerine açıktırlar, sigara, sorunu daha da ağırlaştırır. Dokularında diyabet hastası olmayanlara göre daha az oksijen bulunan diyabetliler sigara içtikleri takdirde kanlarındaki karbonmonoksit miktarını daha da artırarak oksijen noksanlığını daha ileri bir noktaya getirmiş olurlar.

• Stresle elinizden geldiğince baş etmeye çalışın. Meditasyon, biyoenerji çalışmaları, hipnoterapi ya da diğer gevşeme teknikleri ile stresinizi azaltma yoluna gitmeniz, insülin gereksiniminizi azaltmanıza yardımcı olabilir.

• Hipoglisemi krizine girmeniz olasılığına karşın, yanınızda daima diyabet hastası olduğunuzu belirten bir uyarı kartı taşı-yın.

• Her gün en az sekiz bardak su için. Su, atıkların ve besinIerin taşınmasını sağlayan son derece değerli bir sıvıdır. Sularımızın niteliği şüpheli bir hale gelmiş olduğundan, Ulusal Sağlık Kuruluşu etiketi taşıyan su arıtıeılarından kullanmanızı tavsiye ederim.

• Doktorunuzun verdiği ilaç kullanım programına uyun

• Düzenli olarak çekap yaptırın .

• Düzenli olarak göz kontroıünden geçin.

Bu noktalara dikkat etmeniz, diyabetin bazı biçimlerini büyük ölçüde denetim altına almanızı ve en önemlisi de hastalı-ğın yol açacağı komplikasyonları engellernenizi sağlar.

Diyabetin Teşhis ve Tedavi Edilmesi

Diyabet belirtileri taşıyorsanız, hasta olup-olmadığınızı anlamak için uygulanabilecek değişik kan testleri vardır. Bu testler aç ya da tok karnına, ya da bir ölçü glikoz içeceği alındıktan sonra uygulanabilirler. Kan şekeri seviyenizin normal sı-nırlar içinde olup-olmadığını belirlemek için kullanılan bu testler aynı zamanda diyabetli ve öncül diyabetli hastalara teşhis koymaya ve onların hastalıklarının seyrini takip etmeye de yararlar. Ancak bunların sonucunda, tip i mi yoksa tip 2 diyabet hastası. mı olduğunuz tespit edilemez.

Diyabet hastası olmayan sağlıklı insanlar, 45 yaşından önce diyabet testi yaptırmalı ve testi üç yıl arayla tekrarlatrnalı-dırlar. Hastalık, sinsi yıkımına eskiden tahmin edilenden çok daha düşük kan seviyelerinde başlar. Yüksek kan şekeri, herhangi bir belirti göstermez ve pek çok yetişkin, teşhisten önce yedi ya da daha fazla yıldır hastalığı taşıyor olurlar. Bu süre boyunca dolaşım sistemi ve organlar. geri dönülemez hasarlara uğrayabilirler.

AÇLIK KAN ŞEKERİ SEVİYESİ

Bu, standart diyabet testidir. Testten önce ı2 saat boyunca bir şey yememeniz gerekir Doktorunuz sizden alacağı kan örneğinden, kan şekeri seviyenizi ölçecektir. Bunun için sayfa 40'taki tabloya bakabilirsiniz.

AĞIZDAN GLİKOZ DİRENCİ TESTİ

Bu test, yüksek glikoz içeren bir sıvı aldıktan sonra vücudun fazla şekeri işleme sürecini anlamak amacıyla uygulanır ve öncesinde açlık kan şekeri testinde olduğu gibi 12 saat boyunca bir şey yememeniz gerekir. Ancak bu defa, kanınız alındıktan sonra, 200-300 mililitre suyun içinde eritilmiş 75 gram glikoz karışımını içersiniz.

Bundan sonraki iki saat boyunca, yarım saatte bir kanınız alınır ve ölçüm sonuçları, normalden sapmaların belirlenmesi için, glikoz direnci grafiğine işlen ir.

Diyabetin varlığını saptamak için, değişik dozlarda sıvı glikoz içersiniz. Erkeklere ve hamile olmayan kadınlara 75 gramlık glikoz içeceği verilirken, hamile kadınlarda gebelik diyabeti testi için 100 gramhk içecekler kullanılır. Ölçüm sonuçlarını değerlendirmek istiyorsanız .

RASTGELE KAN ŞEKERİ TESTİ

Rastgele kan şekeri testi, tam da adının söylediği şey yapı-lır: Laboratuvarda kan şekeriniz rastgele bir zamanda ölçülür.

Bu test için önceden aç kalmanıza gerek yoktur.

Sağlık uzmanları, kimi zaman başka bir randevu sırasında diyabet belirtileri gördükleri için, rastgele kan testleri uygularlar. Bu testlerden çıkacak normal dışı bir sonuç, yukarıda açıkladığımız iki testten birisi uygulanarak kontrol edilmelidir.

Bu testte kan örnekleri, yemek yedikten kısa bir süre sonra alınır. Gün boyunca değişik zamanlarda birkaç ölçüm yapı-labilir. Sağlıklı insanların kan şekeri seviyeleri gün boyunca büyük dalgalanmalar göstermediği için, bu testlerin sonuçları güvenilirdir.

Kan şekeri seviyeniz 200 mg/dl'den yüksekse, bir sorunla karşı karşıya kalmış olabilirsiniz. Bu test, diyabetiklerin kan

HEMOGLOBİN Ale (HbAle) TESTİ

Kan şekeri seviyeniz çok yüksekse, normale dönen e kadar, HbAlc adı verilen testi üç ayda bir yaptırmanızı öneririm. Bu test ancak bir laboratuvarda yapılabilir.

Hemoglobin, alyuvarlarda bulunan ve oksijenin vücutta ta-şınmasını sağlayan bir maddedir. Glikoz seviyesi çok yüksek olduğunda, şeker hemoglobine bağlanır ve glikoz, hücre ölene kadar oradan ayrılmayabilir. Bu da üç ay kadar bir süre alır.

HbAlc seviyenizi ölçtürmek, size son üç ay boyunca kan şekeri seviyenizin ne durumda olduğuyla ilgili bilgi verir. HbA ıc için ideal sınırlar genellikle % Tnin altındadır. Bazen sağlıklı beslenme, kilo verme ve spor kan şekeri seviyenizi kontrol altında tutmaya yeterli olmayabilinbu durumda doktorunuz diyabet ilaçları ya da insülin kullanmanıza karar verebilir.

İLAÇ TEVADİSİ

Yaşam biçiminde ve beslenme rejiminde yapılan değişiklikler ve spor yeterli olmadığı takdirde, diyabetiklerin ilaç tedavisine girmeleri gerekebilir. Piyasadaki ilaçların çoğu, pankreasın daha fazla insülin salgılamasını ya da karaciğerin daha az glikoz üretmesini sağlamaya yöneliktir. Diyabet tedavisi için başka ilaçlar da mevcuttur ve bunlar ancak bir doktorun yazacağı reçete ile kullanılabilirler.

Herhangi bir diyabet ilacı kullanmadan önce muhakkak doktorunuza danışmalısınız. İlaç kullansanız ve insülin iğneleri olsanız bile, sağlıklı yaşam biçiminizden kesinlikle vazgeç-. ., meyin.

SİHİRLİ BİR YOL YOK

Diyabet, eninde sonunda bir dereceye kadar vücuttaki bütün organları ve sistemleri etkiler. Diyabet hastalarının sağlık sorunlarının çoğu, diğer insanların sorunlarından farklı değildir, ama bu sorunlar daha sık, daha erken ortaya çıkar ve daha hızlı ilerlerler. Bazı sorunlar, özellikle geniş damarlarda doğal yaşlanma sürecini hızlandırırlar. Öte yandan, diyabete özgü sorunlar da mevcuttur, bunlar özellikle ince damarlarda ve sinir sisteminde ortaya çıkarlar.

Sihirli değneğimiz yok, ama diyabet hastalığına mümkün nolduğunca erken ve dikkatle yapacağınız müdahale, yolun ilerleyen kilometrelerinde çok işinize yarayacaktır.

Burada verdiğimiz tavsiyeleri, doktorunuzun özel durumunuzu gözeterek yapmış olduğu tavsiyelerle birlikte kullanmalısınız. Diyabette ya da başka bir hastalıkta herhangi bir garanti söz konusu değildir elbette, ama bir şey daima geçerlidir: Kötü beslenmek, hastalığınızın kötüleşmesine yol açar. İyi beslenmek ve sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemek, hastalığın ilerleyen safhalarında en iyi sonuçları alabilmeniz için şarttır

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp