Akciğerlerde Su Toplaması Nasıl Tedavi Edilir

Akciğerlerde Su Toplaması Nasıl Tedavi Edilir

Antibiyotik tedavisinden ve enfeksiyonlu sıvının göğüsten akıtılmasından ibarettir. Doktorunuz enfeksiyonlu maddenin kültür sonuçlarına göre en etkili olarak antibiyotiği verecektir.

AKCİĞER SU TOPLAMASI BELİRTİLERİ NELERDİR?

Akciğerde su toplamasına neden olan akciğer ya da akciğer dışı hastalığa ait belirtilerin dışında göğsün yan kısmında hissedilen batıcı tarzda ağrı, toplanan sıvının miktarına bağlı olarak değişen şiddette nefes darlığı en sık rastlanılan belirtilerdir.

-Ağrı: Hastalığın ilk belirtisi göğüste , yanda ya da sırtta olan tek bir noktada bulunan ağrıdır. Ağrının en önemli özelliği, derini nefes alırken, hapşırırken, öksürürken bıçak ucu batar gibi ve şiddetli olmasıdır.İltihaplanmış akciğer zarlarının solunum hareketleri sırasında birbirlerine sürtünmesinden kaynaklanır.Hasta ağrının en çok olduğu yeri gösterir ve bu nokta dinleme aletiyle dinlendiğinde frotman isimli bir ses duyulur. Bu ses iki plevra yaprağının birbirine sürtünmesiyle oluşur.

Nefes Darlığı: Akciğer zarları arasında biriken sıvının miktarına bağlı olarak nefes darlığı da oluşur. Sıvının akciğerleri sıkıştırarak hareketlerine engel olmasından kaynaklanır. Sıvı miktarı arttıkça nefes darlığı daha hissedilir boyutlara ulaşır. Sıvı miktarı fazla olan hastalar, sırtüstü yatamazlar , sadece sıvının bulunduğu tarafın üzerine yatarak rahat edebilirler.

Öksürük: Akciğerinde su birikimi görülen hastalarda kuru bir öksürük de sürekli olarak görülür. Sebebi akciğer zarlarındaki öksürük refleksi doğuran noktaların uyarılmasıdır. Öksürük kurudur, yani hastalar balgam çıkarmazlar. Hastalar öksürürken daha fazla ağrı hissederler bu yüzden rahatsız edicidir. Öksürürken hasta olan taraflarının üzerine yatarak ağrıyı önlemek isterler. Sıvı toplanmasına ait bu belirtilerin dışında altta yatan hastalığa ait şikayetlerin sorgulanması tanıyı koyma yönünden önemlidir .

Yüksek ateş, üşüme ve titreme ile başlayan hastalık tablosu daha çok akciğere ait bir enfeksiyon ve bunun komplikasyonu olarak gelişmiş plöreziyi düşündürürken, akciğer tüberkülozlu bir hasta ile teması olan ve iştahsızlık, kilo kaybı, gece terlemeleri, öksürük gibi yakınmaları olan hastada plevra zarının tüberküloz hastalığı akla gelir. Genellikle ampiyem (akciğer zarında oluşan sıvı) bakteriyel pnömoni, akciğer apsesi yada belirli bazı diğer solunum yolu enfeksiyonları sonucu göğüse bir travmadan sonra veya göğüs ameliyatından sonra bir komplikasyon olarak meydana gelir. Ampiyem teşhisini doğrulamak için doktor , torasentez yapabilir, bu işlemde esnasında göğüs duvarından içeriye, plevra kavitenizden bir sıvı örneği almak için bir iğne batırılır.

AKCİĞER SU TOPLAMASI NASIL OLUŞUR?

Normalde plevra boşluğunun içinde az miktarda kaygan bir sıvı bulunmaktadır. Bu sıvıyı vücut bir yandan üretirken diğer yandan emer. Dolayısıyla her zaman denge halindedir. Dengenin bozulmasının nedenleri genel olarak iki başlık altında toplanır. İlk neden özellikle kalp-böbrek yetmezliği durumlarında gözlenen basınç dengelerinin bozulması ve beraberinde gelişen sarı renkte sıvı oluşumudur. İkinci neden ise zatürre sonrası görünen, yine koyu sarı renkte ya da özellikle kanser hastalarında gözlenen damar geçirgenliğinin artmasına bağlı olarak gelişen kanlı sıvı birikimidir.

Akciğer Su Toplamasında Bitkisel Destek

Prof.Dr İbrahim Saraçoğlu doğanın iki mucize bitkisinden, çok faydalı bir kür önerdi. Bu kür, hem akciğer kanserinden koruyucu, hem de kanser olan hastalar için, iyileştirici bir etkiye sahiptir.. Isırgan otunun faydalarını bilmeyen yok. Ama ısırgan otu, ebegümeci ile birleşince, adeta mucize yaratıyor.

Malzemeler:

- 1/2 lt su
- 4–5 gr (bir tutam) ebe gümeci
- 4–5 gr (bir tutam ısırganotu)

Hazırlanışı ve Uygulama

Suyun içine, ebegümeci ve ısırgan otunu atıp, hafif ateşte, ağzı kapalı olarak, 4 dakika kaynatın.Ilıdıktan sonra süzün, ama içerisindeki kalan bitkileri mutlaka ayıklayın. Aç karnına, sabah ve akşam öneleyici olarak, birer çay bardağı, kanser hastaları için ise, birer su bardağı için. Bitki suyunu içtikten en az 20 dakika sonra yemek yiyin. Bu küre, önleyici olarak 1 ay, kanser hastaları için ise 3 ay hiç ara verilmeden devam edilmesi faydalıdır. Yılda en az iki defa uygulanır. Üç ay tamamlandıktan sonra 15 gün ara verilip, tekrar 3 ay boyunca iki günde bir, bir su bardağı içilir. Daha sonraki günlerde zaman zaman uygulanır.

Kullanım şekli:

- Birinci hafta bir gün arayla, sabah ve akşam aç karna
- İkinci hafta iki gün arayla, sabah ve akşam aç karna
- Üçüncü hafta üç gün arayla, sabah ve akşam aç karna
- Dördüncü hafta dört gün arayla, sabah ve akşam aç karna
- Beşinci haftadan itibaren haftada bir defa sabah ve akşam aç karna birer çay bardağı içilecek.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp