Yemek Borusu Yanması

Yemek Borusu Yanması : Çok fazla belirti vermeden yayılan ve çoğu zaman yutma zorluğuyla kendini gösteren yemek borusu kanserlerine kimi zaman yaşam koşulları kimi zaman da çevresel faktörler neden oluyor.

Yemek borusu kanserlerinin görülme sıklığı nedir?

Acıbadem Sağlık Grubu Konsültan Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Nihat Yavuz: Yemek borusu kanseri(özofagus kanseri), dünyada görülen tüm kanserler arasında 6. sırada yer almaktadır. Erken belirti vermemesi nedeniyle hastalar hekime geç başvururlar. Bu yüzden hastaların çoğunda tanı konulduğunda hastalık ileri evrede olmakta ve tedavi yani tam iyileşme şansı azalmaktadır.

Daha çok kimlerde görülüyor?


Prof. Dr. Nihat Yavuz: Hastalık genellikle 50-70 yaş arasında görülür. Erkeklerde daha sık rastlıyoruz. Hastalığın görülme sıklığı coğrafi olarak da farklılıklar gösteriyor. Batı ülkelerinde 100.000‘de 20 iken, Uzakdoğu ülkelerinde 100.000‘de 100 oranında rastlanıyor. Bu oran Güney Afrika‘da 100.00‘de 160, Kazakistan‘da 100.000‘de 540‘lara kadar çıkıyor. Ülkemizde ise oran tam olarak bilinmese de Doğu Anadolu bölgesinde daha sık görülüyor.

Yemek borusu kanserine neden olan sebepler nelerdir?

Prof. Dr. Yavuz: Yemek borusu kanserine neden olan faktörler kanserin tipine göre farklılıklar gösterir. Squamoz hücreli kanser gelişiminde alkol ve tütün tüketimi en önemli rolü oynar. Buna tütsülenmiş et, tuzlanmış sebzelerle beslenme, sıcak sıvıların alınması, vitamin-mineral eksiklikleri ve birtakım hastalıklar (akalazya gibi) da rol oynarlar. Adenokanser gelişmesinde ise gastroözofageal reflü önemli bir rol oynamaktadır.

Ne tür belirtilerle ortaya çıkar?


Prof. Dr. Yavuz: Yemek borusu kanserlerinde hastaların yüzde 90‘ında yutma güçlüğü ve kilo kaybı ilk belirtileri oluşturur. Yutma güçlüğü gittikçe ilerleyen bir özellikte olup hastalar önce katı gıdaları daha sonra yumuşak gıdaları ve en sonunda da suyu bile yutamadığını söyler. Bunlara ilaveten ağrılı yutma, yediklerinin ağzına geri gelmesi, göğüs arkasında ağrı, gıdaların aspirasyonuna bağlı akciğer enfeksiyonu gelişebilir. İlerlemiş olgularda ses kısıklığı, soluk borusu ile yemek borusu arasında fistül gelişimi görülebilir.

Hastalığın tanısı hangi aşamalardan sonra konulur?

Prof. Dr. Yavuz: Hastaların fizik muayenesinde kilo kaybına ait bulgular, ele gelen lenf bezleri saptanabilir. Tanıda kullanılan yöntemler sırasıyla radyoloji yani ilaçlı film ile yemek borusu ve mide filmlerinin çekilmesi, endoskopik biyopsi, bilgisayarlı tomografi yani göğüs ve karın bölgesinin tomografilerinin çekilmesi hem tanı hem de hastalığın evrelendirilmesi açısından önemlidir. Endoskopik ultrasonografi (endoskopi altında tümörün derinliğini saptayıp biyopsi almamıza olanak sağlar) en sık kullanılan tanı yöntemleridir. Bunların yanı sıra MR (manyetik rezonans görüntüleme) ve PET (Pozitron Emisyon Tomografisi) nadir olarak kullanılan yöntemlerdir. Özellikle PET hastalığın yayılmış olması halinde önemlidir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp