Uykusuzluk 3

Uykusuzluk 3 :

Ya uykuya dalamama veya uykuya dalıp, gece uyanıp, tekrar uykuya dalamama yani uykunun
bölünmesi şeklinde olabilir. Araştırmalar her 7 kişiden birinde yaşamlarını ciddi biçimde
etkileyebilecek uykusuzluk sorunu olduğunu gösteriyor. Bazı özel zamanlarda uyku düzeninin
bozulması normal. Yurtdışına, büyük zaman farkı bulunan ülkelere seyahatler, sınav, evlilik gibi
önemli olaylardan önceki gecelerde olduğu gibi. Bu tür bozulmalar kısa sürelidir. Sorunlar olaylar
bizi etkilemeye devam ettiği zaman başlar. Örneğin, 17 Ağustos 1999 depreminden sonra
deprem korkusu yüzünden hala uyuyamayan insanlar var. Bazı olayların getirdiği stres ve anksiyete uykunun bozulmasına yol açıyor. Bunun üzerine kişinin stresle mücadele yeteneği azalıyor.
Çok küçük olaylar bile stres kaynağı olmaya başlıyor. İş verimi, enerji ve mental performans azalıyor.
Bunlar uykuyu daha da bozuyor. Ve böylece kişi kısır bir döngünün içinde dolanıp duruyor.

En son içtiğiniz kahve veya çayla uyku saatiniz arasında 10 saat kadar zaman olmalı.
Uykusuzlukta beslenmenin rolü büyük. Akşamları proteinden zengin et, balık, peynir gibi
yiyecekler yerine kompleks karbonhidrattan zengin yiyecekleri, kepekli pirinç-makarna, meyve ve
sebzeleri tercih edin.

Uyku saatlerinizin düzenli olmasına gayret edin. Vücudunuzun bir çalışma ritmi, hafızası var.
Onu sürekli şaşırtıp kafasını karıştırmayın. Önce günde kaç saat uykuya ihtiyacınız olduğunu kesin
olarak belirleyin. Ondan sonra sabahları aynı saatte kalkıp, geceleri aynı saatte yatmaya, hep eşit
süreyle uyumaya çalışın. Gündüzleri uyudukları için de geceleri uyanık kalırlar. Anksiyette (endişe, kuruntu,
huzursuzluk) zihnin sürekli çalışmasına yol açıyor. Depresyon veya anksiyete sorunlarının
mutlaka çözümü gerekli. Bazen depresyon ve anksiyete nedeni olan sorunlar çözülse bile
uykusuzluk devam edebiliyor. Bu kez ise neden uyuyama korkusu!

Şimdi uykusuzluğa yol açan bazı nedenleri ayrıntılı olarak inceleyelim.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp