Uyku Hali Ve Halsizlik

Uyku Hali Ve Halsizlik :

Dünya Sağlık Örgütü, modern hayatın getirdiği sağlık sorunlarını, 21'inci yüzyılın sendromu olan 'adrenal yorgunluğu' olarak tanıdı. Bu hastalığın başlıca belirtileri ise; kronik yorgunluk, sinirlilik hali, konsantrasyon bozukluğu ve cinsel isteksizlik

Kronik yorgunluk, genç-yaşlı hepimizi etkileyen bir problem. Ancak bu yorgunluğun artarak devam etmesi, sinirlilik hali, konsantrasyon bozukluğu, cinsel isteksizlik, halsizlik ve strese bağlı olarak ortaya çıkan fiziksel bozukluklar ciddi bir hastalığın belirtileri olabilir. Şimdiye kadar tam bir hastalık olarak tanımlanamadığı için ilaçla tedavisi de daha karmaşık olan bu problemlerin artık resmen bir ismi var. Dünya Sağlık Örgütü, '21. Yüzyılın sendromu' olarak tanımladığı bu sağlık sorununu 'adrenal yorgunluğu' olarak adlandırdı. Adrenal yorgunluğunun en büyük nedeni ise yoğun tempoda bir yaşam ve uzun saatler süren stresli çalışma koşulları. Hastalıkla ilgili merak edilenleri, Cosmopolitan dergisi için Kadıköy Şifa Hastanesi'nden dahiliye uzmanı Uz. Dr. Deniz Hızlıbacak yanıtladı...

HASTALIK ANİDEN BAŞLIYOR

* Dünya Sağlık Örgütü, 'Adrenal yorgunluğu'nu yeni yüzyılın sendromu olarak resmen tanıdı. Size gelen hastalardan yola çıkarak, bu tespite siz de katılıyor musunuz?

Evet, kesinlikle bu tespite katılıyorum. Genel dahiliye polikliniklerine yorgunluk şikayetiyle başvuran hasta oranı yaklaşık yüzde 20-25 oranlarında ve her geçen gün artıyor. Bu şikayetlerin görülme sıklığı kadınlarda daha fazla, en çok 25-50 yaş aralığında görülüyor. Hastalık çoğunlukla aniden başlıyor.

* Adrenal yorgunluğu nedir? Belirtileri neler?

Adrenal yorgunluğu stres nedeniyle ortaya çıkar. Stresle baş etmek için kortizol salgılayan böbreküstü bezlerinin aşırı derecede çalışırken yorgun düşmesinden kaynaklanır. Bunun sonucunda vücutta kortizol hormonu seviyesi hızla azalır ve vücut stresle baş edemez. Nedensiz yorgunluk, bitkin ve stresli olmak, sabah kalkmakta zorlanmak, günlük sorunlarla baş etme sıkıntıları çekmek ve stresten kurtulamamak en önemli belirtileridir. Ayrıca eğlenememek, mutlu olamamak, hafıza ve konsantrasyon bozukluğu; şiddeti, tipi, mekanizması, nedeni bilinemeyen baş ağrısı, dinlendirici uykunun olmaması ve efor harcadıktan sonra 24 saatten uzun süren yorgunluğa da sebep olabilir.

* Tedavi süreci nasıl oluyor?

Tedavi süresince kullanılabilecek kanıtlanmış herhangi bir ilacı yok. Bazı antidepresan ilaçlardan yararlananlar olduğunu biliyoruz. Psikolojik terapiyle beraber planlı egzersiz programları ile tedavi şansı yüzde 70 oranında yükselebilir. Tedavi 12 hafta ile bir yıl arasında sürebilir.

* Adrenal yorgunluğunun ortaya çıkmasına neden olan başlıca etkenler nelerdir?

Beyaz unlu, düşük lifli ya da şekerli gıdaların, kafeinli içeceklerin yoğunlukta olduğu kötü beslenme tarzı en önemli sebepler arasında. Taze meyve ve sebze yönünden eksik beslenmek de bir etken. Ayrıca derin ve dinlendirici uyku uyuyamamak, her gün geç saatlerde uyumayı alışkanlık edinmek de olumsuz faktörler arasında. Ruhsal anlamda ise kendini yeteneksiz hissetmek, hiçbir işe yaramama psikolojisi yaşamak, mesleğinden mutsuz ve mükemmeliyetçi olmak, mutluluk veren hobi ve aktivitelerin olmaması hastalığın ortaya çıkışında etkili.

* Bu sendromdan kurtulmak için neler yapılmalı?

Mesleki, sosyal ve kişisel performansı artırıcı hareketlerde bulunmak, hobileri geliştirmek, düzenli beslenmek ve spor yapmak çok önemli. Ayrıca zamanı iyi kullanmak, gevşeme tekniklerini öğrenmek ve kaliteli uyku uyumak da gerekiyor.

DOKTOR TEŞHİSİ ŞART

* Hastalığın belirtilerini kendinde gören bir kişi ne yapmalı? Hemen doktora mı gitmeli, yoksa beslenme sistemi değişikliği ve egzersizle belirtiler ortadan kaybolur mu?

Adrenal yorgunluğu birçok hastalık grubu ile karıştığı için önce bir doktor tarafından diğer hastalıklardan ekarte edilip teşhis konulmalıdır. Sonra hasta, doktorun önereceği programa göre hareket etmeli. Tabii ki multidisipliner bir yaklaşım problemin çözülmesinde çok daha etkili olacaktır. Sadece beslenmeye dikkat edip egzersiz yaparak belirtileri ortadan kaldırmak pek mümkün olmayabilir.

* Kronik yorgunluk, sabahları uyanamama, enerji düşüklüğü çoğu kişinin problemi haline gelmiş durumda. Bunun sebebini nasıl açıklıyorsunuz?

Kanıtlanamamakla beraber, bu semptomların birçok nedeni olduğu tartışılıyor ve bir görüş birliğine varılamıyor. Ama başlıca nedenin; modern hayat ile birlikte aşırı ve kronik stres sonucu ortaya çıkan adrenal yorgunluğu olduğunu söyleyebiliriz.

ENERJİNİZİ İKİYE KATLAYIN

Enerjinizi zirvede tutmak ve gün boyunca bunu korumak için beslenmenize dikkat etmelisiniz. İşte enerjinizi yükseltmek için öneriler... Yapılan araştırmalara göre her dört kadından birinde demir seviyesinin düşük olduğu belirlenmiş. Bu da yorgunluk ve halsizlik yaratıyor. Bu yüzden demir içeren yeşil sebze, kurutulmuş meyve ve tahıl gevreklerinden daha fazla tüketmelisiniz. Günde iki ya da üç litre su içmelisiniz. Harvard Üniversitesi'nde yapılan araştırmaya göre bu oranlarda su içmek dayanıklılığı artırıp, stresi azaltıyor. Yiyeceklerdeki enerjinin hızlı emilimini sağlayan Co-enzimQ10, vücudun ürettiği bir antioksidandır. Brokoli, kahverengi şeker, kepekli ürünler, soya ve fındık bu enzimin oluşmasını sağlar.

DÜZENLİ YEMEK ÖNEMLİ

Enerjik olmak için vücudunuzun asit oranını dengelemelisiniz. Gereğinden fazla şekerli yiyecek ve peynir tüketmek, asit oluşumuna sebep olur ve enerjiyi emer. Bu yüzden bolca sebze-meyve salataları tüketin. Düzenli yemek yiyin. Yemekler arasındaki uzun aralıklar şekerin düşmesine, dolayısıyla enerjinizin azalmasına neden olur. Öğün aralarında muz, fındık, yoğurt tüketebilirsiniz. Güne iyi bir kahvaltıyla başlayın. Süt, bal ve ceviz size enerji verecektir. Magnezyum almaya çalışın. Sebze, fındık ve tahıllı ekmeklerde bulunan bu mineral size zindelik kazandıracaktır. Daha bol balık, tavuk, peynir, fasulye ve yumurta yemelisiniz. Vücut için gerekli omega 3 bu besinlerde bolca bulunuyor. Balık tüketmek aynı zamanda vücudun serotonin hormonu salgılamasını da sağlıyor.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp