Sigara içmekten dolayı hasta olanlar sigtara içmekten neden vaz geçmezler

Sigara içmekten dolayı hasta olanlar sigtara içmekten neden vaz geçmezler :

Sigaranın temel maddesi olan tütün dumanının meydana getirdiği hastalıklar saymakla bitmez. En bilirıenleri kalp-damar hastalıkları ve kanserdir. Fakat en düşündürücü olanı; damar tıkanıkları sonucu gelişen "burger hastası" olan kişilerin akıl almaz tutumlarıdır. Önce ayak ya da el parmaklarında ağrılar, sonra şişmeler ve arkasından yaralar başlar. Bu şikayetlerin, tütün dumanı olarak vücuda giren zararlı maddeler ve özellikle katranın damarları tıkamasına bağlı olduğu apaçık bellidir. Doktoru, acilen sigarayı bırakmasını önerir. Fakat kişi içmeye devam eder. Damar tıkanıklığı olan parmaklar giderek kangrene dönüşür. Artık tedavi şansı kalmaz. Kangren olan el ve ayaklar birer birer kesilmek zorunda kalınır. Fakat buna rağmen bu irısanlar sigara içmekten yine de vazgeçmez ya da vazgeçemez. Bu insanların durumunu nasıl açıklayacağız? Bu insanlar için söylenen iki şey var; ı. Nikotin bağımlılığı nedeniyle sigarayı bırakamıyorlar. 2. İradeleri çok zayıf. Bu açıklamalar yetmez, yetemez. En azından beni tatmirı etmez. Sözü fazla uzatmadan, yaşanmış örneklerden yola çıkarak, gerçeği birlikte bulmaya çalışalım. Bay A.E. Sigara kullanmaya 20 yaşında askerde başlamış. Çok değil, günde 1 -2 paket içermiş. 28 yaşında ayak parmakların da damar tıkanması başlamış. Doktorlar sigarayı bırakmasını söylemiş, bırakmamış. Aradan geçen bir yıl içinde, ilk ayağım ve ardından bacağım sigara kullanma zevkirıe(1) bedel olarak ödemiş. Doktorları sigarayı bırakması için uyarmaya devm etmiş. Fakat sonuç yok. Hastanede bile kullanmaya devam etmiş. İki yıl sonra ikirıci ayak ve bacağım da bedel olarak ödemiş. Doktorları sigarayı bırakması için uyarmaya de vam etmiş. Çevresirıdekiler bırakması için yalvarmış. Sonuç yok. Üç yıl sonra sağ elini ve kolunu. Beşinci yıl sonunda diğer elini ve kolunu sigara kullarıma alışkanlığına bedelolarak vermiş. Sarıki Ömer Seyfettin'irı 'Diyet' adlı eseri bunlar için yazılmış. Toplam 32 ameliyat geçirmiş. Çekilen acı ve ıstıraba, kaybe dilen zamana, harcanan paraya ve elde edilen sonuca bakın. Neyin uğruna? Değer mi sizce? Yaşı bu satırları yazarken 34 idi ve hala sigara kullanıyordu. Üstelik eşi de sigara kullanmaya devam ediyordu. Bay A'nın içler acısı halini düşünün. Sigarayı çevresindekiler yakıp veriyor. Külünü onlar silkiyor. Onlar vermese, alma ve içme şansı yok. çünkü eli ve ayağı yok. Bütün temel ihtiyaçlarım eşi karşılıyor. Yemeğini yediriyor, suyunu içiriyor, tuvalet ve banyosunu yaptınyor. Kaşınan yerini kaşıyamıyor. Yüzüne konan sineği kovamıyor. Ağzım burnu nu silemiyor. Bedenine dokunamıyor. Eşine dokunamıyor. Çocuğuna dokunamıyor. çocuğuyla oynayamıyor, onu sevip okşayamıyor. Tamamen çevresinin insafına ve merhametine bağımlı durumda. Değer miydi? Neden zamanında doktorların ilk uyarısında sigarayı bırakmadı? Bay A.E. 'nin Düşünce ve İnanç Kalıpları şunlardı; 1. "Sigaraya 20 yaşında başladım ve sekiz yıldan beri kullanıyorum. Çok değil, günde sadece bir paket içiyorum. Şikayetlerim sigaradan dolayı olamaz. Kırk yıldan beri kullananlara bir şey olmuyor. Zaran olsa doktorlar içmezdi." 2. "Ben daha gencim. Beslenmeme dikkat ediyorum. Bana bir şey olmaz:" 3. İlk ayağım kaybettikten sonra; "kısa sürede diğerlerinde de olacak değil ya? Zaten bu, sigaradan değildi ki." 4. İlk ayağının kesilmesinin şokunu geçirdikten sonra yoğun bir pişmanlık ve suçluluk duygusu yaşamaya başlıyor. Bu duygular üzüntü ile birleşince zihin bir kısırdöngüye giriyor. "Bu yaşta çok büyük bir kayıp bu benim için. Şimdi çok pişmanım ama, hiçbir şeyin faydası yok artık. Bu üzüntüyü sigaradan başka bir şey dağumtyor" (Güçlü bir bib ve DİK). İçmeye devam. Üzüntüsünü hafıfletmek için içiyor, bu kez içtiği için üzülüyor, bu üzüntüyü hafıfletmek için yeniden içiyor. İşte bu "zihinsel bir kısırdöngü"dür. Bu kısırdöngülü inanç kalıbı kırılmadan, bu durumdaki hiçbir insan, hiçbir yöntemle bu alışkanlıktan kurtulamaz. 5. İkinci ayağını da kaybettikten sonra; "artık kaybedecek bir şey kalmadı. Böyle yaşamamn bir anlamı kalmadı. Artık bıraksam nefaydası olacak ki?" Kısırdöngülü inanç kalıbı devam ediyor. 6. Ellerinde kangren başlayınca; "ölsem de fark etmez artık. Hatta bir an önce ölmek için daha çok içmeliyim:" Kısırdöngü. bir yaşam tarzı oluyor. Kendisini bir gazete haberinden öğrendim ve evinde ziyaret et tim. Ameliyatlardan sonra ağrısı çok olmuş. Günde birkaç ta ne morfin ancak ağrılarım dindirmeye başlamış. Derken morfin bağımlısı olmuş. Günde 6- 7 ampul morfin kullanmaya başlamış. Ki, morfin bağımlılığı çok ciddi bir durumdur. Her gün bu kadar morfin alacak parası olmadığı için; zor da olsa morfinden vazgeçmiş. "15-20 gün çok sıkıntı çektim" diyor. Fakat sigaradan hala vazgeçmiş değil. Kendisine yardımcı olabileceğimi belirttiğimde cevabı şu oldu; "Yalçın beyartık çok geç. Keşke 6 yıl önce karşıma çıksaydınız:' Bay A.E. çaresiz. Sigarayı da çaresizliğin çaresi olarak kullanmaya devam ediyor. İçtiği sigaradan zevk falan aldığı da yok. çünkü zevk alacak hali yok. Bir insanın hayattan zevk alabilmesi için, sağlıklı olması gerekir. Bay ı.n. Kendisini gördüğümde 56 yaşındaydı. Sigara kullan maya 10 yaşında başlamış. Elli dört yaşında sol ayağım ve ba cağım, sigara kullanma alışkanlığımın bedeli olarak vermiş. Doktorları sigarayı bırakması için uyarmış. Fakat içmeye devam etmiş. Bundan 6 ay sonra, kesilen bacaktan atan bir pıhtı nedeniyle sağ gözü görmez olmuş. Beş yıl sonra da sağ ayağı ve bacağım, sigara kullanmanın bedeli olarak ödemiş. Haberini yerel bir gazetede okuduğumda, halen sigara kullan maya devam ettiğinden emin olduğum için, Bursa Devlet Hastanesinde kendisini buldum. Biliyorum ki içmeye devam edecek ve ellerini de kaybedecek. Görüştüğümüzde bırakmak istediğini, ama bırakma sınırı mümkün olmadığım söyledi. Bibson yöntemi ile 6 saatle bıraka bileceğini söyledim, inanmadı. Fakat, denemeye ikna oldu. Altı saat sonunda, bırakılabileceğine inanmaya başladı ve bıraktı. Bay İ.D. 'nin Düşünce ve İnanç Kalıpları ise şunlardı; 1. "Sigara içmek zararlı olsa, doktorlar içmezdi." 2. "Bizim köyde herkes sigara içiyor.fakat bir tek benim ayağı m kesildi. Ayağımin kesilme sebebi sigara olamaz. Çünkü; benden daha çok içenlere bir şey olmadı." 3. "Ayağımın kesilmesi benim için çok büyük bir kayıp. Pişman oldum ama artık geri dönüşüm yok. Keşke daha önce bıraksaydım. Düşundükçe kahroluyorum, üzülüyorum. Sigara içmek üzüntümü hafifletiyor" (güçlü bir bib ve DİK). "Tek çarem sigara içmek", kısır döngülü inanç kalıbı kuruluyor böylece. 4. "Ayağımı ve gözümü kaybetmişim, artık bıraksam neye yarar ki." Kısırdöngü. yaşam tarzı oluyor. Bu Düşünce ve İnanç Kalıplarına sahip olan bir insanın HIZ(,, sigaradan vazgeçmesi mümkün mü? Bu iki örnek gibi, sayısız örnek dolu. Kanser olaİılar daha çok. Kalp krizi geçirip ameliyat olanlar var. Fakat hala sigara kullanmaya devam ediyorlar. Yaşadıkları bu aşamadan sonra, vücut sistemlerinden biri tamamen iflas edecek. Eğer şansları var ise, küt diye temiz ve ağnsız bir son olacak. Ya da hem kendileri, hem de yakınlarına ıstırap çeke çektire yaşamları son bulacak. Sizce bu insanlar neden hala sigara kullanıyorlar? Hastalıklarının tek nedeninin, sigara kullanmak olduğu kanıtlandığı halde, neden ders almıyor insanlar? Ders almak için daha ne olması gerekiyor? Hastalanmış ya da uzuvlanm kaybetmiş bu insanları ve tüm sigara kullananları sigara kullanmaya devam ettiren; ne nikotin bağımlılığı, ne de irade zayıflığıdır. Peki nedir? Zaman içinde farkında bile olmadan oluşturdukları kısır döngülü inanç kalıplarıdır. Bu kısırdöngülü inanç kalıpları; sigaraya, o kişinin yaşamında vazgeçilmez bir görev yüklüyor,. Zihinde oluşan bu kısırdöngülü inanç kalıpları kırılmadan bu tip kişiler sigaradan uzaklaşamaz. Peki bu kısırdöngülü inanç kalıplan nasıl oluşuyor? Elbette bir günde değil. Sigara kullanmaya başlanan ilk günden itibaren zaman içinde basamak basamak ilerleyerek oluşuyor. Şöyle ki; .• Yaşasın, ben de herkes gibi sigara içebiliyorum. .• Sigara içmek büyük bir zevk. .• Ben dudak tiryakisiyim, içime çekmiyorum. .• Sigara içmek beni rahatlatıyor . .• Ben zaten çok içmiyorum ki, günde bir paket. .• Ben ağızlıkla içiyorum. Hafif sigara içiyorum . .• Beslenmeme dikkat ediyorum. Düzenli spor yapıyorum. T Şu ana kadar sigaranın hiçbir zararını görmedim. T Bana bir şey olmaz. T Ben istediğim zaman bırakabilirim. T Doktor bırak deyinceye kadar içerim. T Zararlı olsa doktorlar içmez. Profesörü bile içiyor. T İçen de oluyor, içmeyen de. T Şu ölümlü dünyada ne kadar yaşayacağımızın garantisi var mı? T Çok yaşamak önemli değil, önemli olan yaşadığın sürece zevk almak. T Benim dedem 70 yaşında, hala içiyor. Hiçbir sorunu yok, turp gibi maşallah. T Sigara içmeyenler de kanser oluyor ki ... Bir hastalık ortaya çıktından sonra da; artık iş işten geçti, ödeyecek bedeli zaten ödedim. Bu saatten sonra bırakmanın bir anlamı yok. Zihinde kısırdöngülü inanç kalıbı oluşuyor ve içmeye devam. Kısacası; insan oğlu ve kızı, zekasını dilediği gibi kullanarak, yaptığı bir davranışı doğru ve haklı göstermek için birçok ba hane bulur. Yalnız, bu bahanelerin kendini nasıl bağladığının farkında değildir. Bu tatlı bahaneler zamanla Düşünce ve İnanç Kalıbına dönüşür. Bazı psikologlar, bu insanların kişilik yapılarının da belirleyici bir faktör olduğunu savunurlar. Kişilik dediğimiz şey; alışkanlıkların toplamıdır. Sigara kullanmak da bir alışkanlık olduğu için, çözüm yine alışkanlığı değiştirmektir. Çözüm; Blb son Alışkanlık Yasasını bilmek ve uygulamaktan geçiyor. Bu kitap bunun için var.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp