Şeker Hastalığının Ağız Yolu İle Tedavisi

Şeker Hastalığının Ağız Yolu İle Tedavisi : Son onyedi sene içinde oral antidiabetik ilaçlar, dünyanın her tarafında geniş şekilde kullanılmış ve değişik gruptan ilaçlar geliştirilmiştir. Sulfonylurea ve biguanidler, ketosisli şeker hastasının tedavisinde yetersizdir. Bu iki grubun etki şekli tamamen farklıdır.

Tarihçe :İnsulinin her gün zerk edilmesinin hastaya verdiği zorluk ve insulin tedavisinin uygulanmadığı şeker hastalarında damar komplikasyonlarının erken görülmesi, araştırıcıları ağız yolu ile etkili olan bir antidiabetik ilacı araştırmağa yöneltmiştir.

İlk adım 1918'de WATANABE'nin deneyleri ile atılmıştır.1 Bu araştırıcı tavşanlara guanidin vermekle kan şekerinin düştüğünü göstermiştir. Bu madde nörotoksik olduğu için kullanılmamıştır. E. Frank, synthalin A (Decamethyline diguanidine) adı verilen maddenin kan şekerini düşürücü tesirini 1926'da göstermiştir.2ı 3*4 Synthalin tedavisi ile diabetik hastada glikozun, asetonürinin kaybolduğu gözlenmiştir.

Synthalin şeker hastalığının tedavisi için birkaç yıl kullanılmıştır. İnsulinin 1921'de keşfedilmesini takip eden yıllarda, 1926'da MINKOWSKI synthalinin pratik sonuçlarının bütün ümitleri aştığını ve artık insulinin hafif ve orta şiddetteki şeker hastalarına faydalı olacağını bildirdi.5 JOSLİN, synthalinin mide barsak komplikasyonları yaptığını bildirdi.6 Synthalinin yan tesirleri ve karaciğere toksik etkisi olduğu bildirildi.7-8 Sonunda BERTRAM synthalinin karaciğere toksik etkisini kesinlikle bildirmiştir.9'10 insulinin yaygın şekilde fizyolojik etkisi ile geliştirilmesi bu yıllara rastla- masaydı synthalinin heyecanı sonlanmazdı.

Mamafih synthalin 1952'de tekrar literatürde görülmüştür.111942'de Almanların işgal ettikleri Fransa'da tifo hastalığı bir problem arzederken JANBON ve ark. yeni bir sulfonamid olan (p-amino-ben- zen-sulfonamide-isopropyl-thiodiazol-2254 RP veya IPTD)'yi günde 12 gm olarak 30 vak'ada kullandılar. Bu serinin bilinmiyen sebebten ölen üçvak'asında, hipoglisemiyi düşündüren bulgular vardı. Diğer vak'alarda titreme, konvülziyon ve beklenmedik şekilde düşük kan şekeri gözlendi. UGUST LOUBATIERE, Montpellier üniversitesinde, binanın çatı katında çok zor şartlar altında 2254 RP'nin tek bir dozunun uzun süre kan şekerini düşürdüğünü hayvan tecrübelerinde göstermiştir (1942). İlacın ağız yolu, damar içi yol ve deri altına zerki ile bu tesirleri elde edilmiştir. Total olarak pankreası çıkarılmış hayvanlarda hipoglisemik etkinin görülmemesi sonucu Loubatiere 2254 RP'nin hipoglisemik etkisinin endogen insulin salgılanmasını stimule şeklinde olduğu hipotezini savunmuştur.

Karaciğeri çıkarılan hayvanlarda da hipoglisemik etkinin görülmesi, bu ilacın etkisi için karaciğerin bulunmasının zorunlu olmadığını ortaya koymuştur, iki taraflı sürrenalleri çıkarılanlarda ilacın hipoglisemik etkisi şiddetli olmuştur. Pankreasın % 90 inin çıkarılması ile de ilacın hipoglisemik etkisi elde edilmiştir. Loubatiöre 2254 RP'nin tavşanlarda pankreas adacıklarında muhtemelen hiperplazi yapabileceği etkisinden de bahsetmiştir. Bu en güzel şekilde alloxan ile hafif diabetik yapılan ve her gün 2254 RP ile tedavi edilen tavşanlarda gösterilmiştir. 2254 RP tedavisi erken kesilmedikçe hiperglisemi ve glikozüri tedaviye cevap vermiştir. Böyle bir tedaviden sonra hayvanların bir kısmında diabet aşikar olarak tedavi olmuş ve kaybolmuştur.16 Burada spontan iyileşme ihtimali bertaraf edilemez.Houssay'de deney hayvanlarında hipoglisemik etkiden bahsetmiştir.

Creutzfeldt ve Tecklenborg 1955'de 2254 RP'nin pankreas beta hücresine direkt uyarıcı etkisi olduğunu gösterdi.18Berlin'de Franke ve Fuchs 1955'de BZ55 adı verilen yeni bir bileşiğin antibakteriyel etkisini tetkik ederken bu maddenin kan şekerini düşürdüğünü gözlediler. 19 *a Sulfonylurea bileşiği olan BZ 55 (veya Carbutamide) ile klinik araştırmalar, toksik etkilerinin oldukça yüksek olduğunu göstermiştir. Böylece Carbutamide'de klinik kullanımdan uzaklaştırılmıştır.Genel olarak 2254 RP ile carbutamide'injjklinik etkileri birbirine benzer fakat carbutamide daha kuvvetlidir.

Hakikiside antibakteriel ilaçlardır. Uzun süre hipoglisemik ilaç olarak kullanılmaları düşünüldüğü zaman, antibakteriel olmaları avantaj değildir. Bandler ve ark. 1956'da carbutamide'in benzen halkasında para mevkiindeki -NH2 yerine- CH 3 koymakla elde ettikleri özelliği olmıyan bu maddeye D-860, ve bakteriostatik tolbutamide adını verdiler.19'15Bu araştırıcılar tolbutamide'in hipoglisemik etkisini pankreas beta hücresine olan tesiri ile izah ettiler. Sonraları diğer sulfonylurea bileşikleri chlorpropamide20 acetohexamide,21 tolazamide22 ve glibenclamide 23 süratle geliştirildi.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp