Safra Kesesinin Önemi

Safra Kesesinin Önemi

Safra Kesesinin Önemi hakkında genel bilgiler;

Safra kesesinin insan vücudundaki yeri ve önemi nedir, safra kesesi önemi hakkında tüm merak ettikleriniz ve daha detaylı bilgiler bu makalemizde yer almaktadır..

Safra kesesi; karın sağ üst kısmında,karaciğerin altında,yaklaşık 50 ml‘lik büyüklükte safra depolayan küçük bir armut görünümünde bir organdır.Karaciğerde,yapılan safra,safra yolları vasıtasıyla safra kesesine gelir burada depolanır.Yemek yeme esnasında ve sonrasında alınan gıdaların özellikle yağların sindirimi için içindeki safrayı kasılarak yine koledok denilen safra yolu vasıtasıyla on iki parmak bağırsağına fışkırtarak boşaltır.Günde ortalama karaciğerde 0,5-1,5 litre safra yapılır.Safra kesesi ve safra yollarında beklemede olan safradan safra taşları, safra çamuru oluşur.

Safra taşı oluşum sürecinin anlaşılması son yıllarda epey ilerlemiştir.Kalıtsal faktörler, vücut ağırlığı,safra kesesi hareketi ve bir olasılıkla beslenmenin safra taşlarına neden olduğu gösterilmiştir.

Safrada çok fazla kolesterol ve yeterince safra tuzu olmayınca kolesterol taşları oluşur.Yüksek kolesterole ek olarak iki diğer faktör de önemli bulunmuştur.Bunlardan birincisi safra kesesinin ne sıklıkla ve ne kadar kasıldığıdır; seyrek ve yetersiz safra kesesi boşalması safranın fazla yoğunlaşmasına neden olup taş oluşumuna katkıda bulunabilir.İkinci faktör ise karaciğer ve safrada bulunan ve kolesterol kristalleşmesini kolaylaştıran veya engelleyebilen bazı proteinlerin varlığıdır.

Ayrıca hamilelik sonucu yüksek estrojen seviyesi,hormon tedavisi veya kullanımı safrada kolesterol düzeylerinin arttırabilir,safra kesesi kasılmasının azaltabilir ve bunların sonucunda safra taşı oluşabilir.Beslenme ile safra taşı oluşumu arasında kesin bir bağlantı gösterilememiştir.Ancak az posalı, yüksek kolesterollu diyetlerin ve çok nişastalı diyetlerin safra taşı oluşumuna katkıda bulunabileceğini öne sürülmüştür.

Safra kesesinin ve safra taşlarının neden olabileceği hastalıklar :


Safra kesesi ve safra yolları iltihapları
Tıkanma sarılıkları
Sekonder Bilier Siroz
Pankreatitler
Safra yolları kanserleri

Safra Kesesindeki Safra Taşlarının belirtileri :

Ağrı :


Klinik olarak en çok ağrı ve özellikle kolik tarzında ağrılar görülmekte.Safra kesesi taşları olan hastalıkların 1/3 ünde kolik tarzında ağrılar olmaktadır.Sıklıklar yemeklerden sonra olmakta ve taşın veya taşların safra kesesi kanalının ağzının tıkanmasıyla olur.Ağrı ani ve şiddetli başlar.Yavaş yavaş azalıp geçebilir.3 saat kadar sürebilir.Ağrı daha çok mide ön kısmında ve karın sağ üst kısmında olur,sırtta ve küreklerin arasına bazen kalp bölgesine vurur.

ağrılar atak tarzında veya uzun süreli zaman zaman tekrarlayabilir.Karın sağ üst kısmında ellemeyle hassasiyet fark edilir veya ele bir dolgunluk kitle gelebilir.

İltihaplı kese apse yapabilir delinebilir.Akut batın dediğimiz çok ciddi sorunlara neden olabilir.

Sarılık :


Safra kesesindeki taşların safra yollarına düşmesiyle,safra kesesi kanalına veya safra kanalına yada safra kesesinin iltihaplanmasıyla sarılık meydana gelir.Akut iltihaplanmalarda sarılık hafiftir.Safra yollarının taşla tıkanmasında ise sarılık fazladır.

Siroz Belitileri :


Safra yollarında sık sık tıkanma yada uzun süren tıkanmalar veya iltihaplar olursa bir karaciğer hastalığı olan siroz meydana gelebilir.Dolayısıyla şişliği,kanamalar görülebilir.

Pankreatit oluşmuşsa,buna bağlı şiddetli karın ağrıları,kuşak tarzında bele ve sırta vuran ağrılar,kusma,bulantı yapar.Çok ciddi klinik tablolar yaratabilir.

Safra kesesi taşları ve sebep olduğu hastalıklar, uzun sürede safra kesesi ve safra yolları kanserlerine neden olduğu bildirilmektedir.

Bunun yanında hiçbir belirti vermeyen safra kesesi taşları vardır.

Safra kesesi taşlarıyla ilgili bu bulguların bir kısmı başka hastalıklarda da görülebilir.

En çok mide,bağırsak,böbrek hastalıkları,akut apandisit,planit,zatüre,anjima pektaris,ocort anevrinmosı,perikandit,spinal nevpolji deki bulgularla benzerlik gösterebilir.

Safra Taşlarının Tedavileri :


Safra kesesi taşlarında tedavi kesin olarak cerrahidir.Özellikle atak geçinen,iltihaplı,sarılıklı ve ek organ hastalıklarına neden olma riski yüksek hastalarda,acil ameliyatlara ihtiyaç vardır.Gecikilen vakalarda ağır komplikasyonlarla karşılaşmak mümkündür.

Safra kesesi ameliyatları 1987′den önce açık ameliyat şeklinde yapılırdı.Bu tarihte dünyada yeni uygulanmaya başlanan endoskopik cerrahi ile laparoskopik olarak yapılmaya başlandı.Kısa sürede ülkemizde bu ameliyatlar laparoskopik yapılmaya başlandı ve süratle yayıldı.

Laparoskopik safra kesesi ameliyatlarında hasta kısa sürede taburcu olabilmekte ve işine dönebilmekte,ameliyat sonrası ağrıları az olmakta,ameliyat yarası yok sayılabilecek boyutta 4 delikten ibarettir.hasta ve operatör tarafından öncelikle tercih edilmektedir.

Daha önce karın ameliyatı geçirmişlerde,safra kesesi ve safra yolları anomalilerinde açık ameliyatlar tercih edilebilir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp