Periferik (çevresel) Sinir Sistemi Nedir?

Periferik (çevresel) Sinir Sistemi Nedir? :

Periferik sinir sistemine beyin ve omurilik dışındaki bütün diğer sinirler ve sinir lifleri dahildir


Bunlar dış dokulardaki (periferdeki) sinyalleri alarak beyne iletirler. Periferden beyne kadar uzanan sinirlere sensorik ya da duyusal sinirler adı verilir. Afferent (getirici) adı verilen sinir lifleri bu uyarıları almaya yararlar.Beyinden perifere de sinirler ulaşır. Bunlara da motor sinirler denir. Bu afferent bağlar merkezin yanıtım iletirler.Periferik sinir sistemi, her türlü enerji biçimine, örneğin ısı, mekanik ve kimyasal uyarılardan kaynaklanan yaralanmalara karşı reaksiyon gösterebilmeli ve bunları merkezi sinir sistemine (MSS), yani beyne ve omuriliğe ulaştırabilmelidir. Ulaştırılması gereken zorunlu bilgiye ayrıca etkinin yeri ve hasarın büyüklüğü de dahildir.

Ciltte birbirinden farklı düzinelerce ağn uyan sistemleri bulunur

Burada çok yüksek derecede uzmanlaşmış ve uçlarında her türlü soğuk, sıcak ve dokunmayı algılayabilen reseptörlerin bulunduğu sinir lifleri mevcuttur. Ayrıca sadece soğuğu, sıcağı ya da dokunmayı ileten lifler de vardır. Bu türden reseptörler cildin her yerinde mevcuttur; bunlar iç organlarda, kaslarda, kan damarlarında ve eklemlerde de bulunurlar.Sinir uçlarındaki reseptörler farklı farklı duyarlılık eşiğine sahiptirler. Şayet sinyal belli bir eşiği aşarsa, yani yeterince güçlü bir etkiye sahipse işte o zaman beyne yeni bir sinyal gönderilir.

 Dokunma reseptörleri düşük bir duyarlılık eşiğine sahipken, ağrı reseptörlerinin eşiği yüksektir

Yüksek duyarlılık eşiğine sahip olmak demek, reseptörlerin sadece güçlü tahribadara ve etkiye karşı reaksiyon göstermeleri demektir. Bu nedenle de bunlara nosireseptör (nocere, latincede zarar vermek anlamına gelir) adı verilir. Demek ki nosireseptörler (ağrı reseptörleri) ağrı habercileridir ve bunlar tarafından beyne iletilen ağrılara da nosi- septör ağrı denir.
 
Tipik nosiseptör ağrılar, eklemlerinbozulmasına bağlı ağrılar ya da art- rozun neden olduğu bel ve fraktür (kırık) ağrılardır.Ağrı habercilerini etkileyen bir düzine madde bulunmaktadır. Örneğin yaralanmalar, enfeksiyonu teşvik eden ya da etkileyen birçok başka süreci başlatmaktadır.Özellikle de sinir büyüme faktörünün (NGF, nerve growth factor) enfeksiyon üzerinde önemli bir etkide bulunduğu gözlemlenmektedir. Bu maddeden küçük bir miktar bile ağn habercilerinin (nosiseptör) duyarlılığım artırmaya yetmektedir; bu sayede insan ağrıyı, daha hızlı ve daha yoğun hissetmektedir. Ayrıca bu maddeler, damar çeperlerini de geçirgen hale getirmektedirler ki buda damarların daralmasına neden olmaktadır.Ağrı reseptörleri yoğun bir şekilde uyarıldığında “P maddesi” adı verilen nöropeptik bir madde salgılamaktadır.
 
 
P maddesi, damarların aşırı bir şekilde genişlemesine yol açarak onları geçirgen hale getirmektedir. Bunun sonucuysa dokunun aşırı kanamasıdır. Tabii ki bu da ayrıca ağrı reseptörlerinin duyarlılığını arürmaktadır. Migren ağrısı gibi, nörojen enfeksiyondan sorumlu tutulan bir başka nörotaşıyıcı da CGRP (nöropeptid kalsitonin gen ilişkili peptid) dir. Bu nöropeptidin bir antagonisti (etkisini engelleyen madde) de migren ataklarının tedavisi için yapılan bir araştırmada olumlu sonuçlar vermiştir.Bu maddenin, karmaşık ve karşılıklı kimyasal etkileşim yoluyla ortaya çıkan ve ağrı reseptörleri üzerinde etkide bulunarak ağrıya neden olan birçok ağrı biçiminden sorumlu olduğu düşünülmektedir. 
 
Ancak henüz bunun bütün olası sonuçları keşfedilmiş değildir.Bir insanın ağrı hissetmemesi çok seyrek görülen bir fenomendir. Ağn hissetmeyen bir aile üzerinde yapılan araşürmalar, bunun nedeninin, normal NGF üretimini baskı altına alan bir gen sorunu olduğunu gösterdi. Ara sıra ağrıya karşı dayanıklılık şeklinde ortaya çıkan böylesi vakaların görüldüğü olmuştur. Sık sık bu insanlar, ağrıyı ve hatta bıçak darbesinive kesiğini hissetmemeleri nedeniyle özel güçleri olan insanlar olarak lanse edilmekte ya da gösterilerde ve panayırlarda eğlence objesi olarak teşhir edilmektedirler. Geçmişte bu insanlar, çoğu zaman al- dıklan darbelerin (enfeksiyon ve başka komplikasyonlar) etkisiyle erken yaşta ölüyorlardı.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp