Parkinson Hastalığının Dört Ana Belirtisi

Parkinson Hastalığının Dört Ana Belirtisi : # Şimdi de isterseniz Parkinson hastalığının ana belirtilerinden bahsedelim.
Tıpta, “Parkinson sendromu” ile “Parkinson hastalığı”m birbirinden ayırıyoruz. Tıp dilinde “sendrom” denilen şey bir grup belirtinin bir araya gelmesi ile oluşan tablodur. Herhangi bir sendromun altında değişik sebepler, değişik hastalıklar yatabilir. Parkinson sendromunun dört tane belirtisi vardır. Bunlardan ilki; hareketlerin yavaşlaması. Hareketlerin yavaşlamasıyla da hareketin söz konusu olduğu her türlü işlevde bir fakirleşme, yavaşlama, ağırlaşma ortaya çıkar. Örneğin elini kullanmada bir güçlük, bir beceriksizlik, bir yavaşlama hissetmeye başlar hasta, “Ben yazı yazarken, yazımın giderek küçülmeye başladığını fark ediyorum. Özellikle düğmeleri açıp kapatırken zorluk çektiğimi hissediyorum. Şişe kapaklarını açıp kapatırken, döndürücü hareketleri yaparken, tıraş olurken bir beceriksizlik, bir yavaşlama hissediyorum” der. Yukarıda da bahsettiğim gibi hasta kendini iyi gözlemleyebiliyorsa, kaba kuvvetinde aslında bir sorun olmadığını, ancak eli kullanmakta, hareketlerin ahenkli ve uyumlu biçimde yapılmasında bir sorun olduğunu tarif eder. Eğer hastalık koldan başladıysa, hastanın söyleyeceği belirtiler genelde bu şekildedir. Hastalık bacaktan da başlayabilir. Bu sefer de hasta der ki, “Bir bacağımı sürter gibiyim, bir ayağımı kaldırmakta zorluk çekiyorum. Özellikle yüksek basamakları çıkarken, bazen o ayağım arkadan geliyor, takılıyor.” Dışardan bakanlar, hastanın yürürken, bir tarafındaki kolunu sallamadığını da fark edebilirler. Bütün bunlar Parkinson sendromunun bir numaralı belirtisi olan hareketlerin yavaşlaması, tıp dilindeki adıyla, bra- dikinezi’nin belirtileri.

# İki numaralı belirti ne?
Bütün kaslarda normalde olan hafif bir temel kasılma oranı vardır. Biz buna, “kas tonusu” diyoruz. Parkinson sendro- munda kas tonusu artar. Hastanın bir kolunu ya da bacağını alıp oynattığımız zaman, direndiğini fark edersiniz. Sanki kurşun bir boruyu bükermişçesine, tüm hareket boyunca direnç gösterir. Hastalar bunu, kas ağrıları, kas tutukluğu şeklinde algılarlar. Tıp dilinde biz buna rijidite deriz.

# Üç numaralı belirti şu ünlü titreme mi yoksa?
Evet, kendine özgü, tipik bir titreme. Bu, kaba bir titremedir ve prensip olarak istirahat halindeyken ortaya çıkar. Hasta kolunu ya da bacağını hiç kullanmazken, örneğin yanında ya da kucağında tutarken kaba salınımlar şeklinde görülen bir titreme. Bazen sadece başparmak ile işaretparma- ğım tutar. Biz buna “para sayma şeklinde titreme” veya “hap yapma şeklinde titreme” diyoruz. Bazen o kadar hafif olur ki hasta kendisi farkına varmaz. Yakınları fark ederler, “Senin elin titriyor” derler. Hasta bakar elinin titrediğini görür. Genelde eller kaldırılıp kullanılmaya başlanıldığı zaman, bu titreme, geçici de olsa kaybolur; el veya kol belli bir konumda tutulmaya devam ederse tekrar ortaya çıkabilir. Bu yüzden de hastaların büyük kısmı, eğer çok şiddetli değilse, titremelerinden fazla şikayetçi olmazlar. Titreme hastanın işlevlerini bozmaktan ziyade hasta için bir rahatsızlık yaratır. Başkalarının görmesinden çekindikleri için toplum içine çıkmaktan kaçınabilirler. Buna da tıp dilinde “istirahat tremo- ru” diyoruz.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp