Mevsim Alerjisi

Mevsim Alerjisi :

Alerji semptomları, vücudun bağışıklık sisteminin yabancı bir maddeye (antijen) yanıt vermesiyle başlar. Bunu da allerjenin giriş yerine antikor göndererek yapar. Allerjen ve antikor arasındaki savaş kana çeşitli kimyasal maddelerin salınımına neden olur. Kimyasal maddeler de, alerjik hastalık belirtilerine yol açar.

Allerjik rinit belirtileri olarak hapşırma, gözlerde, burunda kaşıntı, burun tıkanıklığı ve burun akıntısı ve bazen baş ağrısı sayılabilir. Bazı hastalarda işitme problemleri, boğaz ağrısı, ses kısıklığı ve öksürük görülebilir.

Mevsimsel allerjik rinit ya da bahar nezlesi olan kişilerin yakınmaları ilkbahar ve sonbahar aylarında ortaya çıkar. En sık neden olan allerjenler çim polenleri, ağaç polenleri ve yabani ot polenleridir.

ALERJİ CİDDİ BİR HASTALIK OLABİLİR Mİ?

Allerjik rinit (AR) hayatı tehdit eden bir hastalık olmaması ve tavsiye üzerine alınan ilaçlarla doktora gitmeden geçici yararlar sağlanabilmesi nedeniyle nadiren ciddi bir problem olarak değerlendirilmektedir. Buna rağmen, allerjik rinitin önemli oranda sosyal, klinik ve ekonomik zararları söz konusudur. Sıklıkla hastaların yarısında yılda 4 aydan fazla AR belirtileri vardır ve bu da hayat kalitesini bozar. Rinit aynı zamanda erişkinlerde iş günü kaybı, çocuklarda okul günü kaybı gibi etkilerinin yanı sıra, tanı ve tedavi masrafları nedeniyle de ekonomik problem yaratır. Alerjik rinit aynı zamanda başka hastalıklar ile de beraber görülebilir. Astım, sinüzit, çocuklarda burun tıkanıklığı nedeniyle diş ve ağız yapısında gelişme bozuklukları, orta kulak hastalıkları, konjuktivit, besin allerjileri allerjik rinitle birlikte görülebilen hastalıklar olarak sayılabilir.

ALLERJİ RİNİT NASIL TEŞHİS EDİLİR? BAŞKA HASTALIKLARLA KARIŞABİLİR Mİ?

Özellikle alerji tedavisine cevap vermeyen kişilerde burun muayenesi detaylı olarak yapılmalı, çocuklarda geniz eti, erişkin hastalarda kıkırdak eğriliği, burun polipleri, sinüzit olup olmadığı araştırılmalıdır. Özellikle çocuklarda eşlik edebilecek orta kulak iltihabı da araştırılmalıdır. Diğer taraftan sık orta kulak iltihabı geçiren çocuklarda da alerji olup olmadığı sorgulanmalıdır.
Allerjik rinit belirtileri sıklıkla sinüzit ile karışabilir. Bazı allerjik rinitli hastalar yıllarca sinüzit teşhisi nedeniyle antibiyotik tedavisi kullanabilmektedirler.

Diğer taraftan yoğun tedaviye rağmen allerjik rinit yakınmaları düzelmeyen baş ve yüz ağrısı, yeşilimsi burun akıntısı gibi yakınmaları olan hastalarda sinüzit olup olmadığı araştırılmalıdır.
Son yıllarda yapılan araştırmalarda rinit ile sinüzit arasında yakın bir ilişki olduğu gösterilmiştir. Dolayısıyla tekrarlayan sinüzit yakınması olan kişilerde allerjik rinit olup olmadığının araştırılmasında yarar vardır.
Allerjik rinit teşhisinde sorgulama çok önemli ve yararlıdır. Hastanın yaşı, hangi ortamlarda şikayetlerinin arttığı, daha önce hangi ilaçları kullandığı ve özellikle ailesinde alerjisi olan başka kimse olup olmadığı mutlaka sorulmalıdır. Alerji genetik bir hastalık olduğundan ailede başka bireylerde allerji olması tanıda çok yardımcı olur. Ayrıca allerjik rinit sıklıkla çocuk ve genç erişkinlerin hastalığıdır.
Daha sonra ayrıntılı bir kulak burun boğaz muayenesi yapılmalıdır. Hastanın sorgulaması ve muayene bulguları alerjiyi düşündürüyorsa alerji testleri uygulanmalıdır. Alerji testleri deri testleri ya da kanda allerjenlerin incelenmesi yöntemleriyle yapılabilir.

Çevrenizdeki allerjenleri uzaklaştırmak için bazı öneriler:
Klimalarda ki filtreleri her ay değiştirin
Polen mevsiminde pencere ve kapıları kapalı tutun
Evinizin içindeki bitkileri uzaklaştırın
Evinizde tüylü hayvan beslemeyin
Kuştüyü yastık, yün yastık, yorgan, yatak yerine sentetik olanlarını kullanın.
Sigara içmeyin ve yanınızda içirmeyin

İLAÇ TEDAVİSİ:

Allerjik rinit tedavisinde en çok uygulanan bir diğer seçenek ilaç tedavisidir. Ancak unutulmaması gereken ilaçların kullanıldığı sürece şikayetler üzerinde etkili olacağıdır. İlaç tedavisi kesildiğinde, alerji belirtileri kısa sürede tekrarlar. Allerjik riniti olanlar alerji mevsimi başlamadan en az 2 hafta önce ilaç kullanmaya başlamalıdırlar.

AŞI TEDAVİSİ:


Aşı tedavisi, sebebe yönelik bir tedavi yöntemidir. Ancak aşı tedavisi öncesinde alerji testleri yapılıp, kişinin yakınmalarına neden olan allerjen ya da allerjenler ile tedaviye başlanılması doğru olur. Bu tedavi yöntemiyle alerjik belirtilere yol açan maddeler giderek artan dozlarda uygulanarak, kişinin söz konusu allerjene karşı bağışıklığının sağlanması amaçlanır. Aşı tedavisi ile enjeksiyonlar önce haftada bir, sonra da idame dozuna ulaşıldıktan sonra ayda bir yapılır.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp