Kronik İnflamatuvar Hücreler Ve Medyatürler

Kronik İnflamatuvar Hücreler Ve Medyatürler :

Kronik inflamasyonun temel özelliği, inatçı oluşudur. Bu, inflamasyon alanında toplanan ve bu alanda aktifle-şen hücreler arasında karmaşık etkileşimlere bağlıdır. Kronik inflamatuvar reaksiyonların patogenezini anlamak için, sürecin hücrelerini ve onların biyolojik yanıtlarım, fonksiyonlarım anlamak gerekir.

Makrofajlar

Kronik iltihapda baskın olan makrofajlar, kandan göç eden monosit kaynaklı doku hücreleridir. Makrofajlar, çoğu bağ dokuda diffüz dağılım gösterirken karaciğer (Kupffer hücreleri denir), dalak ve lenf düğümleri (sinüs histiyositleri denir), merkezi sinir sistemi (mikroglia hücreleri) ve akciğerler (alveolar makrofajlar) gibi organlarda da bulunurlar. Tüm bu hücreler,önceleri retikülo-endotelyal sistem de denen mononükleer fagositik sistemi oluşturur. Bu dokulardaki makrofajlar, bazı maddeler, mikroplar ve hücreler için filtre görevi yapar. Ayrıca zedeleyici uyaranlara karşı immün sistemin spesifik komponentlerini (T ve B lenfositler) harekete geçirme görevleri vardır (Bölüm 5). Kandaki monositlerin yarı ömrü yaklaşık 1 gün kadardır. Önceden anlatıldığı gibi, akut iltihabın başlamasından sonra ilk.24-48 içinde, adezyon kuvvet molekülleri ve kemotaktik maddelerin etkisi altında zedelenme bölgesine göç etmeye başlarlar.

Monositler ekstavasküler dokuya ulaştıkları zaman, daha büyük makrofajlara dönüşürler. Bu makrofajlar, kan monositlerinden daha fazla fagositoz kapasitesine sahip olup, yarı ömrü daha uzundur. Makrofajlar aktive de edilebilir. Aktive olduklarında hücrenin büyüklüğü ve lizozomal enzim içeriği artar, metabolizması daha aktif hale gelir, fagosite ettikleri organizmaları öldürebilme yetenekleri artar. Işık mikroskobunda, bu hücreler büyük, yassı ve pembe (H&E boyamada) görünürler. Bu görünüm skuamöz hücreye benzer.

O nedenle bu aktive hücrelere epiteloid hücreler denir. Makrofajları aktive edici sinyaller, hassaslaşmış T lenfositlerden salınan sitokinler (özellikle IFN-y), bakteriyel endotoksinler, diğer mikrobiyal ürünler, akut inflamasyon sırasında oluşan çeşitli medyatörler ve fibronektin gibi ekstrasellüler matriks proteinlerinden oluşur. Aktive olan makrofajlar aşağıda liste halinde belirtilen çok sayıda biyolojik olarak aktif ürün salgılarlar. Bu ürünler kontrol edilmezlerse, kronik iltihabın karakteristik özellikleri olan doku zedelenmesi ve fibrozisi oluştururlar. Bu ürünler şunlardır ökenli faktörlerin ve diğer sitokinlerin devamlı salgılanması, iltihabi odamda makrofajlann toplanmasını veya yerleşmesini sağlayan önemli bir mekanizmadır. IFN-y da makrofajdan uyararak birleşmelerine ve dev hücreler adı verilen büyük, çok nükle üstlü hücrelerin oluşmasına yol açabilirler.

Lenfositler, Plazma hücreleri, Eosinofiller ve Mast Hücreleri

Lenfositler, non-immün inflamasyonda (infarktüs veya doku travması gibi) olduğu gibi herhangi bir spesifık immün reaksiyonda da (infeksiyonlar gibi) mobilize olurlar. Hem B, hem de T lenfositler, diğer lökositlerde olduğu gibi, bazı adezyon kuvvet molekülleri ve kemokinler yolu ile iltihap odaklana göç ederler. Lenfositler ve makrofajlar, karşılıklı etkileşirler. Bu etkileşimleri, kronik inflamasyonda önemli roloynar. Makrofajlar, T hücrelere antijenleri sunarak membran moleküllerini (kostimulatörler denir) ifade eder, T hücre yanıtını uyaran sitokinleri (özellikle IL-12) yapar (Bölüm 5). Aktif T lenfositler, makrofajlar için güçlü bir aktivatör olan

IFN-y gibi sitokinleri üreterek daha fazla antijen sunu 1-maşına ve sitokin sekresyonuna katkıda bulunur. Sonuçta kronik inflamasyonu devam ettiren hücresel reaksiyonlar döngüsü devam eder. Plazma hücreleri, B lenfosit aktivasyonu sonucunda oluşur. İnflamasyon bölgesindeki antijenlere veya değişen doku komponentlerine karşı antikor oluştururlar. Bazı güçlü kronik inflamatuvar reaksiyonlarda lenfoid organ ve lenf bezi morfolojisinde lenfositler, antijen sunan hücreler ve plazma hücreleri toplanabilir. Hatta iyi oluşmuş germinal merkezleri dahi olabilir.

B lenfoid dizilim pateni, uzun süredir romatoid arteriti olan hastaların sinovyasında sıkça görülür. Eozinofiller karakteristik olarak parazitik infeksiyonlar çevresinde veya alerjilerde olduğu gibi immüglobulin E (IgE) ile oluşturulan immün reaksiyonlarda bulunur. Eozinofıllerin toplanması, nötrofıllerde olduğu gibi adezyon moleküllerince ve lökosit ve epitelyal hücrelerden kaynaklanan spesifık kemokinlerle (örn. eotaksin) yönlendirilir. Eozinofil granülleri, parazitler için toksik olan, aynı zamanda epitelyal hücre nekrozuna neden olan, oldukça yüklü bir katyonik protein olan major bazik protein içerir.

Mast hücreleri, vücut boyunca bağ dokuda geniş dağılım gösteren nöbetçi hücrelerdir. Hem akut, hem de kronik inflamatuvar yanıtlara. Katılabilirler. Atomik kişilerde (alerjik reaksiyonlara eğilimli olan kişiler), mast hücreleri, belirli çevresel antijenlere spesifık IgE antikoru taşır. Bu antijenlerle karşılaşıldığında, IgE kaplı mast hücreleri histamin ve AA metabolitlerini salgılamak üzere tetiklenir. Böylece akut inflamasyonun erken vasküler değişikliklerine neden olur. IgE taşıyan mast hücreleri, anaflaktik şoku içeren alerjik reaksiyonlarda sentral oyunculardır. Ayrıca mast hücreleri,TNF ve kemokinler gibi sitokinleri oluşturup bazı infeksiyonlarda faydalı roloynayabilir.Bir önemli son nokta: nötrofiller akut inflamasyonun klasik işareti olmasına rağmen, birçok kronik inflamasyonda şiddetli nötrofilik infiltrasyon devam edebilir. Bu,mikroplan veya nekrotik hücrelerin varlığına yada makrofajlar tarafından yapılan medyatörlere bağlıdır.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp