Kronik ağrı ve psikiyatrik bozukluklar

Kronik ağrı ve psikiyatrik bozuklukların ilişkisi iki yönlüdür. Kanser dışı kronik ağrı bir psikiyatrik bozukluk belirtisi olabileceği gibi kronik ağrı sendromuda psikiyatrik bozukluklar sık görülür. Kronik ağrılı hastalarda psikiyatrik bozukluk oranlan oldukça yüksektir. Örneğin, Reich ve arkadaşları ağrı kliniğine sevk edilen hastaların %98inde, Large %94ünde DSM-III 1. eksen Psikiyatrik bozukluk tanısı koymuştur. Chaturvedi 500 psikiyatrik hastada yaptığı bir araştırmada kronik ağrıyı kadınlarda, daha uzun eğitim görenlerde, anksiyete bozukluklannda (0/060) nevrotik depresyon (%45), histeride (%24.3) sık görülen bir belirti olarak bulmuştur. Psikotik hastaların %3'ÜDden azında ağrı yakınması olmuştur. İstanbul Tıp Fakültesi Ağrı Kliniğinde yapılan bir çalışmada 80 kronik ağrı hastası ve 76 olguluk kontrol grubu karşılaştırılmış, ağrı grubunda SCL-90'da daha yüksek puan ve organik nedeni bulunamayan ağrısı olan hastalarda en sık Somotoform Ağrı Bozukluğu ve Histrionik ve Paranoid kişilik özellikleri saptamışlardır. DSM-III-R sınıflamasında yer alan aşağıdaki bozukluklann herhangi birinde kronik ağrı bir belirti olarak yer alabilir.

1. Mizaç Bozuklukları: Mayör Depresyon, Distimi
2. Anksiyete Bozukhıkları: Panik Bozukluk, Yaygın Anksiyete Bozukluğu
3. Somatoform Bozukluklar: Hipokondriyazis, Somatizasyon Bozukluğu, Somotoform Ağn Bozukluğu (psikojenik Ağrı Bozukluğu)
4. Cinsel Ağrı Bozuklukları: Disparoni, Vajinismus
5. Fizik Belirtilerle Giden Uyum Bozukluğu
6. Fizik Durumu Etkileyen Psikolojik Faktörler
7. Düzmece Bozukluk
8. Şizofreni, Deliran Bozukluk (Somatik tip)
Mizaç bozuklukları
Depresyon üzüntü, keder, karamsarlık, neşesizlik gibi sözcüklerle anlatılan depresif mizaç, ilgi istek kaybı, yaşamdan zevk alamama ile birlikte uyku ve iştahta bozulma, yorgunluk, halsizlik, psikomotor retardasyon ya da ajitasyon, değersizlik, suçluluk duygulan, ölüm, intihar düşüncelerinin olduğu bir duyguların bozukluğudur.

Tanı ölçütleri:
A. En az iki hafta aşağıdaki 'semptomlardan en az beşinin bulunması ve semptomlardan en az birinin (1) depresif mizaç, ya da (2) ilgi istek kaybı ya da zevk alamama olması
(1) Hastanın kendisinin bildirdiği ya da başkalarının gözlediği hemen her gün, yaklaşık gün boyu süren depresif mizaç (çocuk ve ergenlerde imitabl mizaç olabilir)
(2) Hemen her gün, yaklaşık gün boyu süren yaşam etkinliklerinin tümüne ya da çoğuna karşı ilgide belirgin azalma, ya da bundan eskisi gibi zevk alamama
(3) Perhizde değilken önemli kilo kaybı ya da alımı (vücut ağırlığının % 5'inden fazla), yada iştahda belirgin artma, azalma
(4) Uykusuzluk ya da aşın uyku
(5) Psikomotor ajitasyon, ya da retardasyonun olması (başkalarınca gözlenebilir düzeyde)
(6) Yorgunluk-bitkinlik ya da enerji kaybı
(7) Değersizlik düşünceleri, suçluluk duygulan
(8) Konsantrasyon güçlüğü ya da kararsızlık
(9) Yineleyen ölüm, intihar düşünceleri
B.
(1) Başlatan ya da sürdüren bir organik etkenin olmaması
(2) Yas olmaması
Depresyon hafif, orta, ağır, psikotik bulgulu, melankolik, mevsimsel tipte olabilir. Bu grupdaki ikinci bozukluk olan Distimi en az iki yıl süren depresif mizaç ile birlikte iştah, uykuda bozulma, düşük enerji düzeyi, yorgunluk, bitkinlik, benlik saygısında azalma, konsantrasyon, karar verme güçlüğü, umutsuzluk belirtilerinden en az ikisinin olması ile karakterize yıllarca devam eden bir duygularını bozukluğudur. Depresyonda olduğu gibi Distimik Bozuklukis da ağn bir semptom olarak bulunabileceği gibi kronik ağrının bir komplikasyonu olarak da ortaya çıkabilir. Bu ağrıyı her zaman çok kolay olmamakla birlikte depresif mizaç ve ağrıdan hangisinin önce başladığım sormak yararlı olur.
Depresyon hastaların 0/060 kadarı ağrıdan yakınabilir, kronik ağrı hastalarının ise çoğunluğunda depresyon yoktur, daha çok depresyonda görülebilecek bazı yakınmaları olabilir. Large ağrı hastalannda %28 oranında Distimi, %8 oranında Mayör Depresyon saptamıştır. Klinik çalışmalarla bazı ağrı sendromlannda (Atipik Fasiyal Ağn, Postherpetik Nevralji, Sırt ağrısı) depresyonun daha fazla görüldüğü bildirilmiştir. Kronik ağrı ve depresyonun bu yakın ilgisi "Ağrı-Yônelimli Depresyon" adı altında bir depresyon grubu hastalık olduğu ve ilk önce antidepresanla sağaltılması gerektiği düşüncesini getirmiştir. Depresyondaki bazı biyolojik işaretleyiciler depresyona bağlı ağrı ile, ağrıya bağlı depresyonu ayırt etmek için denenmiştir. Blumer kronik ağrı ve insomnisi olan 20 hastaya DST uygulamış bu grupda LODST nonsupresyonu ve REM uykusu gecikmesi (depresyon benzeri) gözlemiş ve bu hastalar antidepresan sağ altına olumlu yanıt vermiştir. Yazarlar bu verileri kronik ağrının depresyon spektnımunda bir hastalık olduğu yolunda yorumlamıştır.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp