Kalpte Kireçlenme
Kalpte Kireçlenme
Dünyada tüm ölümlerin %1-2‘sinin sorumlusu olan hastalığın kalp üzerindeki olumsuz etkileri genellikle hastalığın kalbi tahrip etmesinin ardından ortaya çıkıyor. Bu nedenle hastalığı bilip, erken dönemde tedavi olmak çok önemli…
Bunun da ötesinde kimi zaman koroner kalp hastalıklarına eşlik eden kalp kapağı hastalıkları rahatsızlığın boyutunda artışa yol açarken, kalp kapağı hastalıkları zemininde oluşan kalp yetmezlikleri, kalp atışlarında düzensizlikler (ritm bozuklukları) insanlarda ciddi yakınmaların oluşumuna yol açabiliyor.
KALP KAPAKLARI NEDİR
Kalp, gevşeme ve kasılma hareketleri yaparak kanı sürekli ileri doğru pompalayan en hayati organımız. Birbirinden kaslarla ayrılan dört odacıktan oluşan kalp içinde kanın, vücutta yaptığı gibi hep ileri doğru hareket etmesi, geriye kaçmaması gerekiyor. İşte bu ileri hareket sağlayan yapılara kalp kapakları deniyor. Malp kapakları motorlardaki karbüratörlerin valflerine benzetilebilir.
Kalbin alt ve üst odacıklar arasında yer alan iki kapağının sağdakinin ismi triküspit, soldakinin ise mitral kapaktır. Kanın kalbi terkettiği noktalarda, yani kalp ile ana atardamarlar arasında yer alan diğer iki kapağın sağındakine, akciğer ana atardamarları ile kalp arasında yer alır, pulmoner kapak, soldakine ise ki bu da aort dediğimiz temiz kanı vücuda taşıyan büyük atardamar ile kalp arasında yer alır, aort kapak denir. İşte kalp kapağı hastalıkları bu kapakların etkilendiği tüm hastalıkların genel ismidir. Kalp kapağı hastalığında kaşımıza üç tip bozukluk çıkar.
Birinci tipte kapakların açılımı kısıtlanmıştır.
Kapak açılamadığından darlık oluşmuş, normalde geçmesi gereken kan miktarından az bir kısım ileri doğru geçebilmektedir. Hortumun ucunu sıktığınızı düşünün, suyun geçişi ne kadar tazyikle olur, su akamadığı için geride göllenir, oluşan zorlanma belki de hortumun musluktan çıkması ile sonuçlanır. İşte kalp kapak darlıklarında da bu meydana gelir. Kapak darlığına bağlı olarak yeterli miktarda kan ileriye geçemediğinden kan basıncı düşer (hipotansiyon), çoçuklarda gelişme gerilikleri, erişkinlerde nefes darlığı, çabuk yorulma yakınmaları, bazı tiplerde de göğüs ağrıları oluşur.
Açılamayan kapağın gerisinde ise kan göllenmeye, artan basınçla bu kalbin bu bölümleri genişlemeye başlar. İleri akamayan kan ve sıvılar kimi zaman akciğerde kimi zaman ise çevre organlarda birikir. Bu nefes darlığı, ayaklarda ödem, şişme gibi tablolara yol açar. Kapak darlıklarında bulgular oluşum mekanizmasına da bağlı olarak erken dönemde ortaya çıkar.
İkinci tipteki kalp kapağı hastalıkları kapakların açılımında değil ama kapanmalarındaki bozukluk ile oluşur.
Kapakların asli görevleri kanın hep ileri doğru akışını sağlamaktır demiştik. İşte bu görevdeki aksama kapakların tam kapanamaması sonucu oluşur ve kapak kaçakları meydana gelir. Yine bahçe hortumu ile sulama örneğini verirsek; hortumda büyük bir delik olduğunu varsayalım. Bu durumda hortumun ucunu daraltmasak bile yeterli suyu sağlamayacağız. Aynı tablo kalp kapak kaçaklarında vücudun başına gelir. Eğer kaçak fazla ise dokular yine yeterli miktarda kana kavuşaz, kan basıncı düşmeye meyleder.
Öte yandan ileri doğru gidemeyen kan kalp boşlukları içinde birikir, bu sefer basınç, tazyik artışı ile değil ama hacim artışı ile kalp kaslarını gererek büyütür ve zaman içinde kalbin pompalayabilme, yani kasılıp gevşeme özelliğine zarar verir.
Bu kalp kapağı hastalığının zemininde, kalp yetmezlikleri gelişir. Kalp kapak kaçakları özellikle yavaş seyirli ise uzun süre belirgin şikayet oluşturmaz. Belirgin yakınmalar oluştuğunda kalp çalışmasındaki bozukluk artık iyileşmez düzeye gelmiş olabilir. Bu yüzden kalp kapak kaçakları kapak darlıklarına göre daha tolere edilebilen ancak sinsi ilerleyen rahatsızlıklardır.