kalp ritim bozukluğu tehlikeleri

Kalp Çarpıntısı 6 :

HASTALAR, ruh ve sinir hastalıkları doktoru na türlü şikyaetlerle gelirler. Aslında bu gibi asa, bi şikayetleri olan hastalar, ruh hekimine ya ken dileri gelirler ya da dahiliye mütahassısIar, fından gönderilirler. Hastanın kompleksIerini bilmiyen bazı dahiliyeciler, hastayı birkaç kere mua, yeneden sonra, hastalığın sinir oludğunu söylemekle yetinirler ve hastalar ellerinden kaçacak mış gibi de bir mütahassısına gitmelerini asla tavsiye etmezler. Zavallı hastalar bu yüzden ıstırap ccker dururlar. Kalbinde çarpıntı, intizamsızIık, bazen de göğsünde hafif ağrı ile gelen hastalaraliz kalb nörozu adını veriyoruz. Bu şikayetlerIe gelen bir hastada ilk bakılacak, şey milattan 400 sene önce yaşamış olan üstad hekim Hippocrates nabzıdır. Hippocrates o zamanlar damarların kanla değil, hava ile dolu olduğunu zannederdi. Bun; dan sonra gelen Aristo, nabzın kanın hareketiyle mün isabeti olduğunu söyledi. Nihayet milattan 130 sene sonra Anadolu'da doğan Calinos, damarların kanla dolu olduğunu ve karaciğerin kanser krızii olduğunu, kanı n kalbde akciğerlm-den gelen hava ile karıştığını söyledi. Calinos'un şu olayını çok ilginç olduğu için aynen alıyorum: «Geceleri uyuyamıyan ve sabahlara kadar sağa, sola dönen, öksüren bir kadın hastaya ;ağnl m 1 !ştım. Hastanın ateş yoktu. Bu halin uykusuz luktan ileri gelip gelmediğini araştırdım. Bu şe kilde sorulan soruların faydasız olduğunu söyliye rek, hasta pek kısa bir cevap verdi. Sonradan an ladım ki bu hastam iki !şeyden mustarip. Biri, kara safraya bağlı melankoli, diğeri ise söylemek is temediği bi rşey. Kadın hastanın uzvi bir rahatsızlığı olmadığı fakat ruhi bir ıstırabı bulunduğu teşhisine vardın. Hastamı muayene ederken birisi içeri geldi ve tiyatroda pylades'in dans ettiğini söyledi. Bunu duyan hastaının yüzünün rengi hemen deği!şti. Nabzını yokladım; düzensizdi. Bu şekil deki nabız, hastanın ruhen hasta olduğunu göste rir. Bir gün sonra arkada!şlarımdan birine, ben hastayı muayene ederken içeri girmesini ve Mor; phos'un dans ettiğini söylemesini tenbin ettim. Ben hastayı muayene ederken dediğim gibi-arkadaşım içeriye girdi ve tenbihimi yerine getirdi. O anda nabzın bu sözle etkilendiğini gördüm. Dör düncü akşam pylades'in dans ettiğini söyleyince yine nabız düzensiz bir şekilde hızlanmağa başladı. Bundan anladım ki hastam Pylades'i seviyor du. İşte bundan vücudumuzun ruh hastalıkların. dan müteessir olduğunu anladım.» İbni Sina'nın tarifi .. Sekiz yüz yıl sonra İbni Sina, türlü heyecanlardan nabzın etkilendiğini ve şu şekilde tasvir eder: Hiddet ve korku hallerinde nabız yalnız hızlanmakla kalmaz, aynı zamanda düzensizle!şir. İbni Sina, «.Aşıkların, nabzı, sf,vdiklerinin sesini duyunca veya kendilerini görünce düzensiz bir hal alır ve hızlanır» der. Taşikardi dediğimiz kan. çarpıntısından mustarip olanların önce kişilikleri. ni incelemek gerekir. Bunları iyice incelersek görürüz ki anksiyetc dediğimiz üzüntülerden mustariptirler. Bundan başka bunların dışarı vurmadıkları düşmanlık hislerinden ve muhtelif derecede zorlu hareketlerden mustarip oldukları ortaya çıkarılır.İşte bu gibi ki. şilerin stres dediğimiz ufak bir sıkıntı karşısında kalb atışları artar. Kuvvetli stresIere maruz bı. rakılan köpeklerde yapılan tecrübelerde önce kalbin atışları sonra da kalb düzensizlikleri görülmüştür. Kuvvetli heyecan ve stresIerde kal b çarpınh Ve düzensizlikleriyle birlikte fazla işeme, midede asidin fazlalaşması, karında şişlik ve nihayet cinsel uyanma ve inzal vukua gelir. İdam sephasında asılan insandan meni gelmesi hep bu heyecanlardan değil midir? Kalble rinde çarpıntı ve düzensizlik görülen kişiler ya, rım başağrısından, mide, bağırsak tesevvüşleri ve çabuk üşüme gibi hallerden de çok şikayetçidirler. Bu gibi kişilerin tahsilleri olcrukça yüksek ve gelirleri de ortanın üstündedir. Bunların çocukluk. ları gece kabusları ve sıçramalarla geçmiştir. Bunlar kahve, çay ve sigara düşkünleridir. Sporaaz, fakat kumara çok merakları vardır. Bunlar ayni zamanda dindardırlar. Bu hastalar ruh ve sinir doktorlarına geldiklerinde, her türlü doktora başvurduklarından, bir sürü ilaç içtiklerinden ve hiçbir fayda görmedik. lerinden şikayet ederler. Kalb çarpıntısı ve ekst, rasytol dediğimiz kalb atlamalarının husulünde sıkıntının rolü büyüktür ve günün mufteIif sa, 98 üzüntünün şiddetine ve gelip gelmediği ne göre bu çarpmtı ve atmalar meydana çıkar. Bakarsınız, hasta keyifli olduğu ana1rda böyle çar. pıntı ve atlamalar yoktur. Demek oluyor ki hastanın içgüdül eri , hayat şartları değiştikçe çarpıntı ve' atlamalar gelir gi der. Kalbdeki atlamalar bir taraftan hastada üzüntü yaratır ve böylece meydana gelen üzüntüyle at lamalar ve çarpıntılar çoğalır. Böylelikle fasit bir daire meydana gelmiş olur. Şimdi size bu çarpıntı ve kalb atlamalarını anlatan bir hastayı arıla tayım: Bir hasta Kırk iki yaşında bir erkek hasta, üç yıldan beri devam eden şiddetli çarpıntılardan şikayet çi ol. duğundan hastahaneye yatırılıyor. Bu hasta Cuba'« da doğmuş bir mühendisin üç oğlundan en küçüğudür. çocukları büyümeden önce ana ve baba ölür. Baba her üç oğlunun mesleklerini önceden seçmiş, hasta için de mühendislik tahsilt yapması düşünülmüştür. Fakat büyük kardeşi doktor olduğu için küçük kardeşinin mühendis yerine eczacı olmasını kabul etmişler. Hasta, küçüklüğünde kabuslu geceler geçirirmiş. Büyüyünce sinirli, çökürıtülü halleri olmuş ve hatta intihar fikirlerine bile saplanmış. Otuz altı yaşında evlenmiş fakat bu evlenmeden hiçbir çocukları olmamıştır. Hasta kendini cinsel bakımdan kuvvetli bularak karısıyle ilk zamanlar sık sık münasebette bulunmuştur. Aslında ise hastalığından dolayı kendini kudretsiz hisseder ve nezaman seksi düşünse çarpıntı geldiğini söylerdi. Dört faktör Onun bu hastalığında dört faktör amildi.Arkadaşlarından ikisi ölmüştü, II. Amerika'; da yüksek tahsil yaparken ağabeysi onu hiç görme ğe gelmemişti. tık nöbet de tahsil sırasında bir gece yarısı gelmişti. Başına isabet eden bir kaza geçirmişti. Cinsel yetersizliğe uğrıyacağından ve bunun karısı üzerinde kötü tesiri olacağından anksiyete duymaya başlamıştı. Hasta, arkadaş'la rının öldüğü gibi yakında öleceği kanısındaydı ve buna inanmıştı. Artık doktorların bütün söyledik lerine inanmıyor ve karısının kendisi için sarfettiği paraları gözü görmüyordu. Erkeklerde olan bu gibi cinsel yetersizlikten duyulan anksiyete ve dolayısıyle çarpıntı halleri, kadınlarda da hamile kalmak korkusuyla olur. Heyecan faktörleri hastalarda çarpırıtı ve nefes darlığı nöbetleri yapar. Bunun için ruh ve sinir hekimleri etraflı araştırmalar yaptıktan sonra hastanın meydana çıkan anksiyetelerini ona göre gidermeli ve tedavi etmelidir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp