Hiperlipoproteinemiler
Metabolik bir hastalık olarak bilinen hiperlipidemiler, sınıflama yapıldığında beş tipte incelenmekte ve plazma lipidlerinin kanda yükselmesi olarak tanımlanmaktadır. Hiperlipidemilerin çoğunda bir veya daha fazla lipoprotein fraksiyonunda yükselme, lipid depolanması ve sonuç olarak koroner kalp hastalığı aterosklerozis oluşmaktadır. Primer olarak genetik geçişlidir. Sekonder olarak da hareket azlığı, dengesiz beslenme, diabet, böbrek hastalıkları, hipotiroidizm, obezite gibi hastalıklara bağlı olarak gelişebilir.
Beslenme Tedavisi
Hiperlipoproteinemilerde tedavi, tiplerine göre değişiklik göstermektedir. Tedavinin esası diyettir ve yaşam boyudur. Eğer uygun beslenme tedavisine &yanıt alınamazsa ilaç tedavisi uygulanmalıdır. Çocukluk ve adolesan çağında hiperlipoproteineminin beslenme tedavisi çok önemlidir ve tedavi iki aşamalı olarak uygulanır Üç ay süre ile I. aşama tedaviye rağmen istenilen hedefe ulaşılamadıysa II. aşama beslenme tedavisine başlanır. Her iki uygulamada da vitamin ve mineral alımına dikkat edilmelidir. Beslenme tedavisinde en önemli konu diyetin içeriğinde bulunan yağ asitleri ve türleridir. Bu yağ asitleri karbon zincirindeki çift bağlara göre gruplandırılmaktadır.
Tip I Hiperliproteinemi
Hiperlipoproteinemiler çoğu kez kalıtsaldır ve çocukluk çağında oluşmaktadır. Ksantoma, karın ağrısı, hepatosplenomegali gibi bulgular veren bu hastalıkta plazma trigliseritleri çok yüksektir. Hayvansal yağlar daha çok kolesterol içermekte, bitkisel yağlar ise içermemekte ve bitki sterolleri kolesterolün emilimine engel olmaktadır. Diyet ile tüketilen yağlar çoğunlukla trigliseritlerden oluşmakta ve yağ asitleri, kolesterol (%30 serbest, %70 esterleşmiş), trigliserid, fosfolipidler ile şilomikronlar şeklinde lenf dokusuna geçmektedir. Tip I’de tedavide amaç şilomikron oluşumunu azaltmaktır. Yağ alımı kısıtlanır ve yağların 25-35 g/gün& verilmesi uygundur. Kişisel ayrıcalıklar göz önüne alınarak küçük çocuklarda 15 g/gün’den fazla yağ verilmesi erken komplikasyon gelişmesi açısından sakıncalıdır. Diyetteki yağların sınırlandırılması enerjinin az alınmasına neden olur. Eğer hasta kilolu ise bu bir sorun yaratmayabilir. Çocuklarda ve yaşına göre normal ağırlıktaki yetişkinlerde enerji açığının kapatılması gerekmektedir. Şilomikron& oluşumuna neden olmayan orta zincirli yağ asitlerinin (MCT) diyete eklenmesi gereksinimi karşılar. Günlük yağ tüketiminde çoklu doymamış yağ asitleri (poliunsature) kullanılması elzem yağ asitleri (EYA) açığını kapatır. Özellikle çocuklarda büyümenin izlenmesi vitamin yetersizliklerinin oluşmaması için yağda eriyen (A,D,E,K) vitaminlerin diyete eklenmesi gerekmektedir. Vit E 100 µg/kg/gün, Vit A 7000 µg/gün, Vit D 400 IU ve Vit K 5-10 mg/gün düzeyinde kullanılmalıdır. Düşük yağ içerikli diyetler genellikle lezzet ve tüketim açısından zorluklar yaratabilir. Kolay tüketilebilir bir diyet olması için orta zincirli yağ asitlerinin kullanılması gerekmektedir.Gerekli protein yağsız süt tozu, yağı alınmış yoğurt, çökelek, balık eti, tahıllar ve kurubaklagillerden sağlanmalıdır.
Tip II a Hiperliproteinemi
Tedavide amaç LDL ve total serum kolesterol düzeyinin düşürülmesidir. Yağ alımı, özellikle doymuş yağ asitleri tüketimi azaltılmalı ve çoklu doymamış yağ asitleri ve tekli doymamış yağ asitleri tüketimi arttırılmalıdır. Tekli doymamış yağların tüketiminin normal olarak kolesterol düzeylerine etkileri vardır. Total kolesterol düzeylerini düşürürken dikkat edilecek en önemli nokta HDL ;kolesterol düzeyini düşürmemektir. Düşük kolesterollü diyetlerde endojen kolesterol salgısını& uyarmamak için günlük diyetle alınan kolesterol düzeyini 300 mg/gün altında tutmak gerekmektedir. Hafif ve orta Tip II a hiperliproteinemilerde diyette kolesterol çok kısıtlanmamalıdır. Sadece çok yüksek düzeyde alım sınırlanır ve haftada 1-2 kez tam yumurta tüketimine izin verilebilir. Yumurta beyazı günlük verilebilir. Ağır seyreden homozigot Tip II a’da kolesterolden zengin tüm besinlerin sınırlanması uygun görülmektedir (günlük kolesterol tüketimi 200 mg/gün’ün altında tutulur).
Tip II b Hiperliproteinemi
Bu tipteki hastaları tedavi etmedeki amaç &LDL, total kolesterol, VLDL ve total serum trigliserit düzeyini düşürmektir. Hastanın beslenme öyküsü alınarak şişmansa normal kilosuna indirmek ve bu kiloda yaşantısını sürdürmesini sağlamak gerekmektedir. Bu nedenle diyetteki yağlar sınırlanır, normal ağırlığında olanlar için çoklu doymamış ve tekli doymamış yağların doymuş yağlar yerine kullanılması uygundur. Rafine karbonhidratların alımı sınırlandırılırken kompleks karbonhidratlar beslenme programında yer almalıdır. Diyet posasının da arttırılması uygun görülmektedir.
Tip III Hiperliproteinemi
Tedavi Tip II b’deki gibidir. Yani total kolesterol ve total serum trigliseritler uygun beslenme programı ile düşürülmelidir.
Tip IV Hiperliproteinemi
Bu gruptaki hastalar için endojen trigliseritlerin üretimini azaltmak tedavide en önemli koşuldur. Hastanın normal ağırlığa getirilmesi veya normal ağırlıkta izlenmesi için enerji sınırlaması yapılması uygundur. Rafine karbonhidratlar(örneğin basit şeker) sınırlandırılmalı, enerjinin % 45’i kompleks karbonhidratlardan sağlanmalıdır (kurubaklagiller ve kepekli ekmek gibi).
Tip V Hiperliproteinemi
Bu grup hastalar için de tedavide amaç, serum şilomikron, VLDL ve trigliseritlerin kandaki düzeylerinin düşürülmesidir. Hasta normal kilosuna getirilmeli, enerjinin % 30’u yağlardan sağlanmalı, diyetteki çoklu doymamış yağ asitlerinin tekli doymamış yağ asitlerine oranı arttırılmalı, diyetten basit şeker içeren besinler tümüyle çıkarılmalı, eğer hasta erişkin ve alkol alıyorsa alkol alımı durdurulmalıdır.