Doğum Öncesi Hormonlar

Doğum Öncesi Hormonlar : Gebeliğin ilk iki ayında yalmzca insan embriyosunun kromozomlan doğacak bebeğin erkek mi yoksa kız mı olduğunu gösterir. Bu evreye kadar, her iki cinsiyet de görünüş bakımından özdeştir ve penis ya da klitoris haline gelecek bir cinsel organ tümsekçiğinin yam sıra, sonunda testis ya da yumurtalık olarak gelişecek dokulara sahiptir. Ancak 2 ile 3 ay arasında, ilksel bir cinsiyet bezi ya da gonad, embriyonun genetik olarak erkek olması halinde (yani XY kromozomlarına sahipse) testis olarak, dişi olması halindeyse (XX kromozomlan) yumurtalık olarak gelişir.

Testisler ya da yumurtalıklar bir kez geliştiğinde, seks hormonlan üretirler. Bu honnonlar, cinsel organların içsel ve dışsal yapılarının gelişmesini denetler. Seks hormonlarının doğum öncesi gelişmesi, yetişkin cinselliğinin somaki ifadesine kıyasla daha önemlidir.Genital gelişmedeki önemli hormon and- rojendir (daha önce sözünü ettiğimiz testosteron bir tür androjendir). Embriyonik cinsel bezler yeterince androjen üretirse bebek erkek cinsel organlarına sahip olacaktır. Androjen yetersiz ise bebek genetik olarak erkek (XY) olsa bile dişi cinsel organlarına sahip olacaktır. Tam tersine, androjenler yapay olarak verilirse, bebek genetik olarak dişi (XX) olsa bile erkek cinsel organlarına sahip olacaktır.

Başka bir deyişle, bir erkek kromozomunun (Y) varlığı ya da yokluğu sadece embriyonun kendi androjenlerini salgılayıp salgılamayacağını belirleyerek cinsel gelişmeyi etkiler. Dişi embriyonun anatomik gelişmesi dişi hormonlarını gerektirmez, yalnızca erkek hormonlarının yokluğunu gerektirir. Özetle, doğa bir dişiyi androjen olmadan üretecektir.Androjenin androjenizasyon denilen etkisi anatominin çok ötesindedir.

Androjen, cinsel organlara biçim verdikten sonra beyin hücreleri üzerinde işlemeye başlar. Farelerle yapılan araştırmalar, doğum öncesi androjenin, fetüste, farelerde olduğu gibi insanlarda da güdülen meyi düzenleyen bir organ olan hipotalamusun hacmini ve buradaki hücrelerin yapısını değişikliğe uğrattığına ilişkin doğrudan bulgular sağlamaktadır . Androjenin bu etkileri esas olarak beyni erkeksileştirir ve aylar ya da yıllar sonra ortaya çıkan bazı erkeksi özellik ve davranışlardan sorumlu olabilir.Bir dizi deneyde, hamile maymunlara androjen (özellikle testosteron) enjekte edildi ve bunların dişi yavrulan ayrıntılı olarak gözlendi. Dişi yavrularda bazı anatomik değişiklikler (klitoris yerine penis) ve normal dişilerinkinden farklı davranışlar görüldü.

Bunlar oyunda daha saldırgan, cinsel oyunda daha erkeksiydiler ve akranlarından çekinmiyorlardı . Bu bulgular, bazı tipik toplumsal cinsiyet davranışlarının (erkeklerin daha saldırgan olmalan gibi) hayvanlarda kısmen hormonal olarak belirlendiğini göstermektedir.Erken hormonal anormallikler de erkeklerin daha sonraki cinsel davranışlarım “kadınsılaştır- mak” gibi ters sonuçlar verebilir. Çarpıcı bir örnek “maternal stres”tir.

Bu stres, anneleri gebelik sırasında şiddetli bir duygusal stres geçiren erkek farelerin cinsel davranışlarında değişikliğe yol açar. Hamile bir anne farede yüksek stres düzeyi, erkek embriyonun testislerinde üretilen androjen miktarında azalmayla sonuçlananhormonal olaylan tetikler. Bu da, gelişim halindeki beyne ulaşan androjenin azalmasına yol açabilir. Hipotalamus ve diğer beyin bölgelerinin bu türden embriyolarda farklı biçimlerde geliştiği görülür.

Bu erkek fareler erişkin olduklarında daha az erkek cinsel davranışı gösterirler ve bir başka erkek farenin yarımdayken kadmsı cinsel bağlanma örüntüleri gösterebilirler. İnsanlarda beyin gelişimi ya da davranışlarda benzer etkiler olup olmadığı bilinmemektedir. Bazıları bu deneylerin insanlarda heteroseksüel ya da homoseksüel yönelimin temelini aydınlatabileceğine inansalar da, bu hayvan modelleri ile insan davranıştan arasında farklılıklar vardır.

Örneğin, stresli annelerden doğan erkek fareler, sıradan erkek farelerden daha az cinsel davranış gösterme eğilimindedirler. Ancak bu örnekler hayvanların daha sonraki cinsel davranışlan için erken hormonal ortamın önemini gösterir ve bunlar, doğum öncesi hormonların insanların cinsel güdülenmesi bakımından önem taşıma olasılığını artırır.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp