boyun damar daralması belirtileri

Boyun Damar Daralması

Boyun Damar Daralması Hakkında Genel Bilgiler

Boyun damar daralması;boyun damar daralması hakkında merak ettikleriniz ve daha fazlası için aşağıda sizin için hazırladığımız yazımızı okuyabilirsiniz...

Boyun damarlarının incelenebilmesi sayesinde önemli beyin hastalıklarının, örneğin bazı tip felçlerin, önlenmesi mümkün olmaktadır. Konuya girmeden önce kısa anatomik bilgi vermek istiyorum.
Beyni besleyen boyun damarları

Beyne kan götüren sağlı sollu birer çift arter bulunur. Bunlar aort damarından çıkarlar. Önde bulunanlara sağ ve sol “ana karotis arterleri” (veya “karotid arter”) denir. Gırtlağımızın yan tarafına biraz kuvvetle bastırınca bu arterlerin atışı duyulabilir ve buradan kalp atımları sayılabilir. Ana karotis arteri boynun orta bölgesine ulaştığında ikiye ayrılır: “dış” ve “iç”.

İç karotis arteri kafatasının içine girer ve beyne kan götürür. Beyne en çok kan götüren arterler bu karotislerdir.

Sağlı sollu karotislerin arkasında birer “vertebral arter” bulunur. Bunları elle yoklamak mümkün değildir. Vertebral arterler de kafatası içine girerler.

Doğa, beyne çok önem verdiğinden, akıllı bir dağıtım sistemi kurmuştur. Beyne ulaşan iç karotis ve vertebra arterlerinin her biri beynin bir bölgesini beslemez. Şayet öyle olsaydı, damarlardan biri tıkandığında beyinde büyük hasar oluşurdu. Böyle bir şeyin olmaması için, kafatasına giren bu dört damar, beyne dağılmadan önce, beyin tabanında bulunan çember gibi bir damara açılırlar. Dört damardan gelen kan bu çember içine boşalır (buraya “Willis poligonu” denir). Bu çemberden çıkan çok sayıda damar beyin içine dağılır. Bu çembere ulaşan 4 damardan biri tıkalı olduğunda- diğer üçü açıksa- beyne dağılan kan miktarında büyük bir azalma olmaz.

Felç nedenleri

İnsanları en çok korkutan hastalıklardan biri de felçtir. Beyinde, hareketlerimizi kontrol eden merkezlere yeteri kadar kan ulaşamadığında felç oluşur. Felç her zaman yaşlıların hastalığı değildir. Seyrek de olsa, gençlerde ve orta yaşlılarda da görülebilir.

Üç tip felç vardır:
a- Geçici felç. 24 saatten daha kısa sürede tamamen düzelir. Bazen kalıcı felcin habercisidir.
b- Zamanla düzelen felç. Başlangıçtaki kötü durum aylar içinde düzelir. Düzelme kısmidir. Geriye az veya çok bir sakatlık kalır, fakat hasta yürüyebilir.
c- Kalıcı felç. Düzelme olmaz. Hasta yatalak kalır.

Felce yol açan nedenler 5 dir.
a- Beyin içindeki damarlardan birinin tıkanması. En sık rastlananı budur. Kolesterol yüksekliği, sigara alışkanlığı, damar sertliğine ve tıkanmaya yol açar.
b- Beyin içi damarlardan biri patlar, beyin kanaması denen olay oluşur. Yüksek tansiyonunu indiremeyenlerde görülür.
c- Boyun damarlarından veya kalpten kopup gelen bir pıhtı beyin damarlarından birini tıkar. Buna “beyin ambolisi” denir.
d- Doğuştan beyin içinde bulunan bir damar baloncuğunun (beyin anevrizması) günün birinde patlaması sonucu o bölgede beynin hasar görmesi. Bu tip baloncuklar bütün bir ömür patlamadan kalabilirler. Beyin emarı veya tomografisi ile baloncuk bulunup bulunmadığı anlaşılır.
e- Kaza ve yaralanmalarla beynin hasara uğraması

Biz bu gün boyun damarlarında kopan pıhtılara değinmek istiyoruz.

Boyun damarlar daralması

Ana ve iç karotis arterde, vertebral arterde daralma bulunduğunda, ambolik felç tehlikesi vardır. Yüksek kolesterolünü farkında olmayan yaşlılarda veya 25 seneden fazla sigara içenlerde beyne kan götüren damarlarda yavaş yavaş daralma başlar. Karotis damarları üstüne konan stetoskopla, daralmış bölge üstünde, üfürüm duyulması darlığın varlığını gösterir. Bu darlık %50 den fazla ise tehlikeli olabilir. Bu dar bölgede pıhtı oluşabilir ve bu pıhtı günün birinde kopup beyne gidebilir, ambolik felce yol açabilir. Boyun damarlarında darlık şüphe edildiğinde daha ileri tetkikler gerekir.

Boyun damarlarındaki darlığın teşhisi

Basit yöntemlerle teşhis konabilir. En basiti “renkli doppler ultrasonografi” dir. Hastanemizde de mevcut olan bu cihaz sayesinde darlığın varlığı ve derecesi tespit edilir. Damar içine bir katater sokmadan ve hiçbir ilâç zerk etmeden yapılan bu tip muayenelere “non-invasive” (yani hırpalamada) muayene denir. Magnetik rezonans (MR, Emar) cihazı yardımı ile de boyun damarları incelenebilir. Bu da non-invasive‘dir (Emar anjiografi). Daha modern non-invasive yöntemler de vardır. Damar içine sokulan kateterden boyalı madde zerk edilerek yapılan anjiografide daha ayrıntılı bilgi edilir, fakat bu yöntemin bazı riskleri vardır (invasive yöntem).

Böyle önemli bir teşhis basit doppler muayenesi ile konabildiğine göre bu inceleme ihmal edilmemelidir. Yukarıda belirttiğimiz gibi, kronik sigara içicilerde ve yüksek kolesterollülerde boyun damarları incelenmelidir. “Doktorlar durup dururken iş çıkarırlar” dememeli.
Darlık varsa ne yapmalı?

%50den fazla darlık varsa bir damar uzmanına baş vurmalıdır. Gerekli önlemler alındıktan sonra, damar içine sokulan kateter yardımı ile darlık açılabilir (kapalı endarterektomi). Bu yöntemle açmak mümkün değilse cerrahi yola baş vurulur (bypass).





SENDE YORUM YAP!

Whatsapp