Böbrek Taşının Zararları

Böbrek taşının zararları ve böbrek taşı tedavisi hakkında bilgiler bu makalede yer almaktadır. Böbrek taşı tedavisine yardımcı olan %100 bitkisel ürünler ve etkilerini bu makalede inceleyebilirsiniz.

Polikistik böbrek hastasıyım. Böbreklerimde taş var (en büyüğü 6-7 mm). Taşın ileride böbrek yitimine neden olduğu söyleniyor. Polikistik böbrekte taş kırmada yapılamıyormuş. Taşın zararlarından nasıl kurtulabilirim. Bol su içiyorum. Saygılar.

Dr. Hastane.Com.Tr Doktoru Hastane.com.tr Cevabı:


Polikistik böbrek hastalıkları dünya üzerinde sık kalıtsal böbrek hastalıklarından biridir. Genetik geçişli polikistik böbrek hastalığı erken çocukluk çağı hastalığıdır ve hastalığın iyi takip edilmesi gerekir. Böbreğin kistik hastalıkları geniş bir klinik dağılım gösterirler ve ayırıcı tanı önemlidir.

Böbrek taşları en sık görülen ve ağrıya neden olan böbrek rahatsızlıklarından biridir. Erkeklerin 10%‘unda ve bayanların 3%‘ünde hayatlarının bir döneminde böbrek taşı oluşur. Ve bunların çoğunda, başka taş gelişimi ihtimali yüksek olduğu için, hastalık kronik bir hal alır.

Her biri yumruk büyüklüğünde olan böbrekler vücudun yan-arka kısımlarında yerleşmiş organlardır. Mesaneye üreter adı verilen dar tüplerle bağlanmışlardır. Böbrekler kanı süzen, faydalı maddeleri tekrar vücuda geri alan, zararlı maddelerin idrarla atılımını sağlayan filtrelerdir. Böbrekten atılan idrar mesanede toplanır ve üretra adı verilen kanalla vücuttan dışarı atılır.

Böbrek taşları, çeşitli minerallerin ve başka maddelerin böbrekte toplanıp, katı parçacıklar halinde çökmesi sonucu oluşur. Normal koşullarda idrarda bulunan çeşitli kimyasallar bu çökmeyi engeller. Fakat bazı durumlarda bu koruyucu mekanizma etkisini yitirir. Eğer oluşan parçacıklar küçükse herhangi bir yakınmaya neden olmadan idrarla atılırlar. Daha büyük taşlar ise böbrekte veya idrar yolunda bir yerde takılıp tıkanmaya yol açabilirler.

Beş Çeşit Böbrek Taşı Türü Bulunmaktadır:

1. Kalsiyum Oksalat Taşları


2. Kalsiyum Fosfat Taşları

Bu tür taşlar en sık görülen taşlardır ve tüm görülenlerin 80 %‘ini teşkil ederler. Herhangi bir nedenle kalsiyum ve diğer minerallerin idrardaki konsantrasyonu arttığında önce kristal oluşumu meydana gelir , bunu küçük taşların ve sonrada büyük taşların oluşumu izler.

3. Strüvit Taşları

Amonyum, magnezyum ve fosfat tuzlarından oluşmuştur. Genellikle kadınlarda görülürler ve idrar yolu enfeksiyonu sonucu oluşan taşlardır.

4. Ürik Asit Taşları

Protein metabolizmasının bir ürünü olan ürik asidin vücutta biriktiği bir hastalık olan “ gut” hastalığı bulunanlarda görülen taşlardır.

5. Sistin Taşları

Proteinlerde bulunan bir amino asit olan sistitin, nadir görülen genetik bir hastalık neticesinde aşırı miktarlarda böbrekte birikmesi sonucu oluşan taşlardır.

Risk faktörü, bir hastalığa yakalanma ihtimalini arttıran durum olarak tanımlanabilir.

Aşağıda sıralanan risk faktörleri olmadan da böbrek taşı hastalığı meydana gelebilir. Sıralanan risk faktörlerinden biri bulunduğunda, bunun getirdiği riski azaltmak için ne gibi tedbirler alınacağını öğrenmek için ilgili uzmana başvurulması gerekir.

Yaş :


20- 40

Cinsiyet

Erkeklerde kalsiyum ve ürik asit taşı gelişimi ihtimali daha yüksektir.

Bayanlarda strüvit taşı gelişimi ihtimali daha yüksektir.

Genetik Faktörler

Ailede böbrek taşı bulunan veya gut hastalığı olan bireylerin varlığı.

Etnik Altyapı.

Kafkas ırkları.

İlaçlar

Antiasitler,

Bazı diüretikler,

Bazı steroidler

Tiroid ilaçları,

Bazı kemoterapi ilaçları,

HIV tedavisinde kullanılan bir takım ilaçlar.

Böbrek Taşının Belirtileri:

Böbrek taşının genellikle ilk belirtisi şiddetli bir yan ağrısıdır. Bu ağrı genellikle, taş idrar yolunun bir kesimini tıkadığında veya hareket ettiğinde meydana gelir. Taşın bulunduğu yere göre, ağrı kasıklara ve uyluğun iç yüzüne yayılabilir ve bulantıya ve kusmaya neden olabilir. Eğer taş idrar yolunda tahrişe neden olmuşsa, idrarda bir miktar kanda görülebilir.

Şiddetli yan ağrısı.

İdrarda kan.

Ateş ve titreme (genellikle enfeksiyonun göstergesidir).

Kusma.Kötü kokulu bulanık idrar.

İdrar yaparken yanma şikâyetleri taş hastalığını akla getirmelidir.


Böbrek Taşlarının Tanısında Kullanılan Testler:


Taşın yerini tespitte kullanılan testler

Direkt üriner sistem grafisi (DÜSG) veya sonogram:

Bu tetkiler sayesinde taşın yeri saptanabilir. Sonogram ses dalgalarının kullanıldığı detaylı görüntüleme sağlayabilen bir yöntemdir.

İntravenöz Pyelogram (İVP):

Bu testte ven içerisine radyoopak madde enjekte edilir. Bu madde sayesinde idrar yolları filmde görünür hale gelir.

Bilgisayarlı Tomografi (BT):

Bu yöntemde iç organların detaylı olarak görüntülenmesinde X-ışınları kullanılır. DÜSG ‘de gözden kaçan küçük taşlar BT ile tespit edilebilir.

Taşın türünü anlamada kullanılan testler.

Kan Testleri:

Böbrek taşı oluşumuna neden olabilecek faktörleri tanımlamada kullanılır (yüksek Ca veya ürik asit seviyeleri, enfeksiyon varlığı)

24 Saatlik İdrar Toplanması:

Toplanan idrar, taş oluşumuna zemin hazırlayan maddeler olan kalsiyum ve oksalat gibi maddeler , ve asidite yönünden değerlendirilir. Bu tahlil tek idrar örneğine göre daha kesin bilgi sağlar.

Böbrek Taşlarının Tedavisi:

Çoğu böbrek taşı herhangi bir sorun çıkarmadan idrar yolundan kolayca geçerek düşer. Bunu kolaylaştırmak için hekimler genelde şu önerilerde bulunurlar:

Günde en az 2 litre su içilmesi.

İhtiyaç olduğunda ağrı kesici alınması.

Düşürülen taşın türünün öğrenilmesi ve bu yönde tedavi planlanması için saklanılması.

Tedavide

Yaşam tarzında değişiklikler ve ilaç tedavisi ve veya izlem.

Taş kırma yöntemi.

Cerrahi.

İzlem:

Taşın bulunduğu yere ve büyüklüğüne göre müdahale yapmadan izleme karar verilebilir.5mm den küçük taşlar genellikle kendiliğinden düşebildiği için bu grupta değerlendirilebilir.

Taş Kırma Yöntemi:

Vücut dışından şok dalgası oluşturup,odaklandığı noktadaki taşı (örneğin böbrekteki) kırma esasına dayanır.Kırılan parçaların kendiliğinden düşmesi beklenir.Genel anestezi altında veya anestezisiz uygulanabilir.Ciltte kesi oluşturulmaz.

Cerrahi:

Taşın bulunduğu yere ve büyüklüğüne göre şekli değişir.

Endoskopik cerrahi.

Perkütan cerrahi.

Açık cerrahi şeklinde gruplandırılabilir.

Endoskopik Cerrahi:

Endoskop denilen, ışıklı ince, içinden alet geçirilebilen, dürbün benzeri optik cihazlarla idrar yolları içindeki taşların, çeşitli yardımcı aletler ile gerek kırılarak, gerek direk yakalanarak çıkarılması işlemidirciltte kesi oluşmaz.Böbrek,üreter,mesane,üretra her kısımda uygulanabilir. Anestezi gerekir.

Perkütan Cerrahi:

Böbrek taşları için, hastanın arka-yan tarafından böbrek içine ilerletilen kalem büyüklüğünde ve kalınlığında bir kılıf içinden endoskoplar kullanılarak, taşların kırılarak veya kırılmadan çıkarılması işlemidir. Böbrek dokusunda açık cerrahiye göre daha az hasara yol açar.Cilt kesisi 1 cm dir, anestezi gerekir.

Açık Cerrahi:


Taşın yerine göre cilde kesi yapılıp vücüt tabakaları kesilerek,gereken organ (böbrek ,mesane) görülüp taşların alınması işlemidir. Anestezi gerekir.Cilt kesisi 7-8 cm den 15-25 cm kadar olabilir.

Her bir yöntemin başarısı taşın büyüklüğüne, yerine, sertliğine, daha önce geçirilmiş ameliyat olup olmamasına göre değişmektedir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp