Anksiyete Belirtileri

ANKSİYETE BELİRTİLERİ

■ Terleme
 
■ Yersiz endişe ve tehlike duygusu
 
■ Ağız kuruluğu
 
■ Kalp çarpıntısı
 
■ Göğüs ağrısı
 
■ Konsantrasyon bozukluğu
 
■ Hiperventilasyon (aşırı hızlı soluk alıp verme) Birçok kişi, tehlikeli ve stresli durumlarda kaygılanabilir. Ancak görünürde belirgin bir neden yokken, yersiz kaygılara kapılmak ve aşırı endişeli olmak yıpratıcı olabilir. Anksiyete birçok farklı şekilde gerçekleşebilir. Panik atak, ortada belli bir neden yokken duyulan ani ve aşırı korkudur. Fobi ise örümcek, okul, dişçi, su, yükseklik ve kapalı alan gibi kimi şeylere yönelik geliştirilen korkudur. Obsesif kompulsif bozukluk ise elleri tekrar tekrar yıkamak örneğindeki gibi, anksiyete ve diğer duygusal durumların sonucu olarak geüşen gereksiz yere tekrarlanan davranışlardır.

ANKSİYETE NEDENLERİ

■ Hastalık, kaza, aile içi ölümler veya ekonomik problemlerin yarattığı stres anksiyeteye neden olabilir.
 
■ Çocuklukta yaşanmış üzücü veya korkunç bir olay, bilinçli bir şekilde hatırlanmasa da, ileride anksiyeteye neden olabilir.
 
■ Anksiyete, kalıtsal (irsi) bir özellik olabilir.
 
Doktorunuz ne önerîrdî?
 
Doktor, anksiyetenin tiroit ya da kalp rahatsızlıkları gibi fiziksel bir kaynağı olup olmadığını anlamaya çalışacaktır. Bu tarz bir nedene rastlanamazsa, sıkın- ünızın altında yatan nedenleri ortaya çıkarması için bir terapiste gitmenizi önerebilir. Size bazı anksiyolitik ilaçlar önerilebilir, ancak bunlar bağımlılık yapabildiğinden yalnızca kısa süreliğine kullanılmaları önerilir.

ANKSİYETE NEDİR

Anksiyete veya endişe, canlılarca deneyimlenen kaygı, korku, gerilim, sıkıntı halidir. Nedeni belli olmayan tedirginlik hali olarak da açıklanabilir. Anksiyete bazı kuramcılara göre yaşanan iç çatışmaların sonucudur. Bazı kuramcılara göre öğrenilmiş davranışlardır. Canlıların dış ortama uyum çabasında koruyucu bir tepkidir. Denetim dışına çıkıp kişinin işlevselliğini aksattığında anksiyete bozuklukları olarak incelenir. Psikiyatride bir grup hastalığın genel adıdır.

Terleme, titreme, çarpıntı vs. gibi bedensel belirtileri görülebilir. Başına kötü bir şey geleceğini düşünme, rezil olmaktan veya komik duruma düşmekten korkma gibi bilişsel (düşünsel), fakat çoğu kez nedeni belirsiz, tanımlanamayan bir gerginlik durumudur.

Anksiyete, genelde kavramsal, somatik, duygusal ve davranışsal bileşenlere sahip olmak biçiminde tanımlanır (Seligman, Walker & Rosenhan, 2001). Kan basıncı ve kalp atışının artması, terleme, ana kas gruplarına ani kan akışının hücum etmesi nedeniyle kaslarda gerginlik, bağışıklık ve sindirim sistemi fonksiyonlarının yavaşlaması gibi fiziksel etkileri vardır. Bunlara ek olarak mide bulantısı, el ve ayaklarda soğukluk, titreme -üşüme hissedilir.

Duygusal açıdan ise hastalık korku ve panik hissine neden olur. Kişi her şeyi olabilecek en olumsuz yönüyle ele alır, moral seviyesi en alt düzeydedir. Davranışsal olarak ise hasta, anksiyete kaynağından kaçma eğilimi gösterir. Yine de anksiyeteden sadece patolojik bir durummuş gibi bahsetmek yanlış olur. Bu his, korku, kızgınlık, üzüntü ve mutluluk gibi duygularla beraber gelen, insanoğlunun hayatta kalmasıyla bağlantılı temel duygulanımlardan birisidir.

Anksiyete tedavisi en az bir yıllık ilaç tedavisi şeklinde seyreder. Bunun yanı sıra derin nefes alıp vermek endorfin salgılanmasına neden olduğu için hastaları rahatlatır. Masaj, aromaterapi, telkin gibi yöntemlerin de işe yaradığı bilinmektedir.

Panik Atak

Panik atak, başta panik bozukluk olmak üzere birçok psikiyatrik bozuklukta ve bazı fiziksel hastalıklarda görülen yoğun korku, kaygı, yoğun endişe karışımı bir nöbettir.

Günümüzün değişken, oynak yaşam ortamlarında, yaşam kaygılarının artması, maddi ve manevi kaos ile belirsizlik durumunun yarattığı “hiçlik duygusu”nun çoğalmasıyla paralellik gösteren panik atak, tüm dünyada toplum sağlığını tehdit eder boyuta gelmiş durumdadır.

Uzmanlar tarafından “psikolojik bir sendrom” olarak tarif edilmesine karşın, hasta, çoğunlukla yaşadıklarının gerçekten fiziksel kaynaklı sorunlar olduğunu ama kimsenin hastalığının gerçek sebebini bulamadığını düşünmektedir. Doktorların hastanın durumuna “psikolojik” tanısı koymasının ardından, bu sefer de bilinçsiz hasta yakınlarının tavrı hastaya zarar vermektedir. Panik atağın önemsiz bir sorun olduğunun düşünülmesi ve kişiye “hastalık hastası” yakıştırmasının yapılması panik ataklı hastanın durumunu zorlaştırmaktadır. Kendisini yalnız ve çaresiz hisseden hasta ise kısır döngü içine girmektedir.

Yaygın Anksiyete Bozukluğu Nasıl Oluşur?

Stresler YAB’ın gelişiminde önemli rol oynar. Çocukluk dönemi ve genç erişkinlik çağları arasında başlayan YAB, yavaş ve sinsi bir gelişim gösterir. Hastalığın belirtileri dönem dönem iyileşmeler ve alevlenmeler gösterir. Stresli yaşam olayları olduğunda belirtiler çoğunlukla kötüleşir. Hastalığın oluşmasında “kalıtsal etkenler, beyin nörokimyasındaki değişiklikler, kişilik özellikleri ve stres verici yaşam olayları” etkilidir. Hastalar yorgunluk, gerginlik, kas ağrısı ve başağrısı gibi bedensel belirtiler nedeniyle çoğu zaman psikiyatri dışı branş hekimlerine başvururlar ve doğru tanının konması ve uygun biçimde tedavi edilmesi gecikebilir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp