Akromegali Tanı
Akromegali Tanı : Hipofız denetimindeki iç salgıbezlerinin bozukluğu ile hipofiz hormonları nın aşırı salgılanmasından kaynaklanan klinik ve laboratuvar bulgular veren hastalarda hipofiz ya da Türk eyeri (sella turcica) bölgesi tümörleri düşü nülmelidir. Bu hastalara hemen hipota- lamus, hipofiz ve hipofizin denetimin deki iç salgıbezlerinin işlevlerini ölçen bir dizi test uygulanmalıdır.
Türk eyeri bölgesi ve üzerindeki alanın anatomik ayrıntıları incelenmeli, hastanın görme alanı muayene edilmelidir. Hipofiz adenomu (ya da tümörü) tanısı, en gü venilir ve hızlı yöntemlerle konmalıdır. Doğal olarak, klinik belirtileri ile kla sik akromegali tablosu sunan hastalar da yalnızca birkaç inceleme ile tanıya gidilebilir. Günümüzde rastlanan hipofiz tü mörlerinin büyük bir bölümü çapı 1 cm'den az olan mikroadenomlardır. Küçük kütleli bu tümörler çok belirsiz klinik ve laboratuvar bulgulan verir. Küçük lezyonlar acil cerrahi girişim gerektirmediğinden dışandan denetle nebilir. Küçük tümörlerin büyüyerek belirti vermeye başlaması için gereken zaman tümörün biyolojik gelişimine bağlıdır. Bu nedenle tedaviye mikroa- denom tanısından hemen sonra başla mak gerekir. Tanıda kafa filminin, bilgisayarlı to mografinin ve manyetik rezonans tekni ğiyle incelemenin önemi büyüktür. Bu incelemelerde, hipofizin içine oturduğu kemik yuvası olan
Türk eyerinin geniş lediği, silikleştiği ve kemiğin baskı ya pan tümör nedeniyle derinleştiği görü lür. Hormonal açıdan tanıyı kesinleştir mek için kandaki büyüme hormonu dü zeyi ölçülür. Bu hormonun kandaki aç lık düzeyi oldukça yüksek çıkacaktır. Ayrıca şeker tolerans testi de yapılmalı dır. Akromegalide şeker metabolizması bozulur. Başka bir hormon hastalığında görülmeyen boyutta idrarla şeker çıka rıldığı (glikozüri), kan şekerinin yük seldiği ya da geniş sınırlar içinde oyna dığı ve şekere toleransın azaldığı görü lür. Akromegali olgularının büyük bir bölümünde görülen şeker hastalığı or ganizma tarafından iyi dengelenir; asi- doz ve koma gelişmez. Bu şeker hasta lığı ensülin tedavisine çok az yanıt ve rir.
Türk eyeri bölgesi ve üzerindeki alanın anatomik ayrıntıları incelenmeli, hastanın görme alanı muayene edilmelidir. Hipofiz adenomu (ya da tümörü) tanısı, en gü venilir ve hızlı yöntemlerle konmalıdır. Doğal olarak, klinik belirtileri ile kla sik akromegali tablosu sunan hastalar da yalnızca birkaç inceleme ile tanıya gidilebilir. Günümüzde rastlanan hipofiz tü mörlerinin büyük bir bölümü çapı 1 cm'den az olan mikroadenomlardır. Küçük kütleli bu tümörler çok belirsiz klinik ve laboratuvar bulgulan verir. Küçük lezyonlar acil cerrahi girişim gerektirmediğinden dışandan denetle nebilir. Küçük tümörlerin büyüyerek belirti vermeye başlaması için gereken zaman tümörün biyolojik gelişimine bağlıdır. Bu nedenle tedaviye mikroa- denom tanısından hemen sonra başla mak gerekir. Tanıda kafa filminin, bilgisayarlı to mografinin ve manyetik rezonans tekni ğiyle incelemenin önemi büyüktür. Bu incelemelerde, hipofizin içine oturduğu kemik yuvası olan
Türk eyerinin geniş lediği, silikleştiği ve kemiğin baskı ya pan tümör nedeniyle derinleştiği görü lür. Hormonal açıdan tanıyı kesinleştir mek için kandaki büyüme hormonu dü zeyi ölçülür. Bu hormonun kandaki aç lık düzeyi oldukça yüksek çıkacaktır. Ayrıca şeker tolerans testi de yapılmalı dır. Akromegalide şeker metabolizması bozulur. Başka bir hormon hastalığında görülmeyen boyutta idrarla şeker çıka rıldığı (glikozüri), kan şekerinin yük seldiği ya da geniş sınırlar içinde oyna dığı ve şekere toleransın azaldığı görü lür. Akromegali olgularının büyük bir bölümünde görülen şeker hastalığı or ganizma tarafından iyi dengelenir; asi- doz ve koma gelişmez. Bu şeker hasta lığı ensülin tedavisine çok az yanıt ve rir.